TAM BAĞIMSIZLIK MİLLÎ BİRLİKLE, MİLLÎ BİRLİK ÀİDİYETLE OLUR.   Tam bağımsızlık için Millî Birlik gerek. Millî Birlik için ise àidiyet gerek. Nedir àidiyet? Vatandaşın vatana, millete, devlete bağlılığı…   Eskiden Millî Güç deyince Beşeri, Askerî, Ekonomik, Coğrafî, kültürel vd. maddi güç unsurlarının toplamı akla gelirdi. Şimdi? Bu maddi güç unsurları bir katsayı ile çarpılıyor. MİLLÎ KARARLILIK KATSAYISI…    Millî Karalılık Katsayısı ne demek? Bir ülkedeki siyasi birlik, devlet, millet ve vatana bağlılık, istikrar… Bunlar Milli Kararlılığı oluşturuyor.Yani;   MİLLİ GÜÇ= Millî Karalılık Katsayısı X Maddi Güç (Beşeri, Askerî, Ekonomik, Coğrafî, kültürel vd.)  Millî Karalılık Katsayısı’nın önemini lütfen düşünün.    Başka; Tanımlarımız da yerli ve millî olmalı. Gevurun Millet, Üniter Devlet tanımları yerine biz tanımlamalıyız. Sorarım size, Selçuklu üniter değil miydi? Timur, Altınordu, Cengiz Devletleri…  Irk ve Millet!.. Aynı şeyler midir? Mehmet Akif’in “Kahraman ırkıma bir gül…” satırlarındaki IRK’tan muradı neydi?    Tıpkı 20 Aralık 1873'te İstanbul'un Fatih ilçesinde doğmuş, bbası İpekli Tahir Efendi, Kosova'nın İpek kasabasına bağlı - Suşitsa köyünden İstanbul'a göç etmiş bir Arnavut - annesi Emine Şerife Hanım ise Buhara'dan İstanbul'a göç eden bir ailenin kızından doğma Mehmet Akif Ersoy'un   “İhtiyar amcanı dinler misin, oğlum, Nevruz? Ne büyük söyle, ne çok söyle; yiğit işte gerek. Lafı bol, karnı geniş soyları taklit etme; Sözü sağlam, özü sağlam, adam ol, ırkına çek.”   Hilvan adlı 15 Teşrînisânî 1348 - Miladi hesapla: 28 Kasım 1930 daki şiirinde dediği gibi, Türk Milleti ırk esaslı tecelli etmemiştir. Biz İctimai (sosyal) bir milletiz. Soydaşız elbette, kandaşız. Akrabayız da…    İslâm Dininin kuşatıcılığından neden istifàde edemiyoruz ? Peygamberimiz Mekke’nin fethi sonrası oradaki komşularına kalpleri İslâm Dini’ne ısınsın diye Müellefe-i Kulûp adı verilen para verdirmedi mi? siz soydaşınız ve emrinizde yaşamış, Bulgar ya da Macar Türkü’ne böyle bir şey yaptınız mı? Bu gün Mezhep ve Mikro-milliyetçilik tabanlı bölücülük maalesef maya tuttu.    Çözüm Osmanlı Modeli mi? kanımca HAYIR ! Diğer yandan Batıcı çözümcüler ne diyor? Fransa’da Cezayir kökenli “Ben Fransızım.” diyor. Allah aşkına Avrupa Ülkeleri bizim için örnek olabilir mi?  Düşünün Fransa Kuzey Afrika’da işgalci ve katliamlar yaptı. Ya Türk Milleti ?   Türk Milleti emrindeki vergi verdikleri süreçte Müslümanları kendinden bir parça saydı. Başka, gayrimüslimler de her anlamda özgür değil miydi? Kendi içlerinde kendi hukukları ile muamele etmediler mi? Kısaca bizde Tarih ve Medeniyet Birliği daha fazla varken, Batı Tarihi birçok barbarlık ve vahşet tarihidir.    Dikkat edilirse: 1700’lerden itibaren zayıflamaya başlayan Osmanlı ile gayrimüslimlerle başlatılan fitne ve bölücülük maalesef Müslüman tebaaya da bulaştırıldı. Oysa Tarihimiz,  Medeniyetimiz, Kültürümüz ve töremiz, Vatanımız bir - Dostlarımız aynı, düşmanlarımız aynı…    Kürt ile neyimiz farklı ? sadece Dilimiz. O zaman DİL FARKI tek başına bir Milleti nasıl böler? Tüm dünyada son yıllarda toplumlar dejenere edilip yozlaştırılıyor. Bakın eskinin devlet adamları ve liderleri de yok. ABD Seçimleri sürecinde konuşmalardaki üsluptaki cıvıklığa bakın…  Biz gelenekleri ve değerleri olan Büyük Türk Milleti olarak Küresel Tehditleri görmeliyiz. Ülkemizi, Medeniyet Coğrafyamız ile koruyup bir arada tutmalıyız.   Özetle; Tam bağımsızlık için Millî Birlik ve beraberlik şarttır. Àidiyet şarttır. Yine tekrar ediyorum. TAM BAĞIMSIZLIK Millî Devlet ile olur. Millî devlet de Millî Birlik ile olur.    Açıklamalarım yukarıdaki yazının dışında alttaki videoda süreci anlatmaktadır. https://youtu.be/uSwIR2jQF0E   E. Yb. Halil MERT  Strateji ve Yönetim Uzmanı, Elektrik-Elektronik Mühendisi