Mersin escort Bodrum escort Bursa escort

Tuzla russian escort Alanya russian escort Kayseri russian escort Antalya russian escort Diyarbakır russian escort Anadolu yakası russian escort Adana russian escort Ataşehir russian escort Şirinevler russian escort Beylikdüzü russian escort Halkalı russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Samsun russian escort Avcılar russian escort Pendik russian escort Beylikdüzü russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Mersin russian escort Avrupa yakası russian escort Kocaeli russian escort Bodrum russian escort Bakırköy russian escort Kadıköy russian escort İzmir russian escort bayan Beşiktaş russian escort Eskişehir russian escort Bursa russian escort Şişli russian escort Şişli russian escort russian escort İzmir Gaziantep russian escort Ankara russian escort Denizli russian escort Samsun escort kızlar Malatya russian escort İzmir russian escorts Samsun russian escort

Guymak
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Suna ÜSTÜN
Köşe Yazarı
Suna ÜSTÜN
 

İnsanlar için karanlık planlar

          İnsanlığın geleceği.... Küresel elitler, insanlığın geleceğini şekillendirmek için gizlice harekete geçiyor. İklim değişikliği, sürdürülebilirlik ve halk sağlığı gibi masum görünen kavramların arkasına saklanarak, özgürlükleri kısıtlamayı ve dünya nüfusunu radikal bir şekilde azaltarak yönetimi kolaylaştırmayı hedefliyorlar. Bill Gates’in "Aşılar nüfusu azaltabilir" açıklamasından, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" söylemine kadar, dünya nüfusunu azaltmaya yönelik planlarını adım adım hayata geçiriyorlar. "Daha Fazla İnsan, Daha Fazla Karbon Ayak İzi" İnsanın yılda ortalama 4 ton karbondioksit ürettiği iddiasına dayanarak, nüfus azaltma stratejilerinin çevre için en kritik adım olduğunu savunuyorlar. Bugün bu stratejiler; kürtaj, gençler arasında artan kısırlaştırma oranları, çocuksuz çiftlerin rekor seviyeye ulaşması ve ötanazi gibi yardımlı intihar uygulamalarının yaygınlaşması gibi örneklerle desteklenmektedir. Özellikle kürtajın küresel nüfus artış oranını 1,5 milyar azalttığı gerçeği, bu planların ne kadar ileriye gittiğini gösteriyor. Davos’ta Açıkça Konuşulan Gerçekler Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) Davos toplantılarında "iklim değişikliği ve nüfus azaltma stratejileri" arasındaki bağlantı açıkça vurgulanıyor. "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" gibi ifadeleri çekinmeden kullanarak, nüfus artışının çevre üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulama bahanesiyle bu düşünceyi normalleştirmeye çalışıyorlar. Bu söylemin en çarpıcı yönü, orta sınıfın tüketim alışkanlıklarının dünya için taşıma kapasitesini 2 milyar insana düşüreceğini iddia etmeleridir. Bu söylem, dünya nüfusunun 8 milyardan 2 milyara düşürülmesi gerektiği anlamına gelmektedir. Arjantin Cumhurbaşkanı Javier Milei, Dünya Ekonomik Forumu’nun “woke ideolojisini” ve kürtaj politikalarını sert bir şekilde eleştirerek, bu elit planlara karşı güçlü küresel muhalefeti temsil etmektedir. Milei, kürtajı “kanlı ve katliamcı bir plan” olarak tanımlayarak, bunun insan nüfusunu azaltmaya yönelik stratejilerin bir aracı olduğunu ifade etmiş ve küresel elitlerin nüfus kontrol politikalarına karşı büyüyen direnişi işaret etmiştir. Aşılarla İnsan Ölümlerini Azaltma Stratejileri Bill Gates’in 2010’da yaptığı TED konuşmasında, "Aşılar, nüfusu %10-15 oranında azaltabilir" ifadesini kullanması, aşıların etkinliği ve güvenliği konusunda şüpheleri daha da artırmıştır. Aşıların ani kalp krizleri, beyin hasarı, kanser ve otizm gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olduğu yönündeki istatistikler, elitlerin planlarının ne kadar ileri gittiğini göstermektedir. Avrupa’daki hemofili skandalı ve ilaç şirketlerindeki yolsuzluklar, aşıların nüfus kontrolü için kullanıldığı endişelerini güçlendirmektedir. Ayrıca Bill Gates'in COVID-19 pandemisindeki rolü ve "plandemi" iddiaları dünya basınında sıkça gündeme gelmektedir. Avrupa basınında, pandemi öncesinde yayımlanan "Sıfır Karbon Çözümü" uyarısı, bu stratejinin tarihi köklerine işaret etmektedir. Elitlerin insan nüfusunu azaltma stratejilerini ileriye taşıdığı artık daha fazla dikkat çekmektedir. Büyük Sıfırlama: İnsanlığın Geleceğini Şekillendirme Planı Küresel elitlerin eylemleri, insanlığın geleceğini kendi zararına olacak şekilde şekillendirme planlarını giderek daha fazla açığa çıkarmaktadır. “Büyük Sıfırlama” (The Great Reset) adı altında yürütmeye çalıştıkları girişimler, sürdürülebilirlik, iklim değişikliği ve halk sağlığı gibi masum görünen kavramların arkasına gizlenmektedir. Ancak gerçek hedef, insanlığın özgürlüğünü kısıtlamak, dünya nüfusunu radikal bir şekilde azaltmak ve totaliter bir dünya hükümeti kurmaktır. Bill Gates’in “Aşılar nüfusu azaltabilir” açıklamasından, Dünya Ekonomik Forumu’nun "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" söylemine kadar bu planlar adım adım uygulanmaktadır. Bu süreç, insanlığın geleceği için ciddi tehditler oluşturmaktadır. Sonuç: Bilgi, Direnişin İlk Adımıdır Küresel elitlerin nüfusu azaltma planları ve çevre politikalarındaki gizli hedefleri, insanlığın geleceği için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu planlar, insan haklarını hiçe sayan, özellikle temel yaşam hakkını görmezden gelen, ahlaki değerleri zedeleyen insanlık dışı ve şeytani yöntemlerle uygulanmaktadır. Küresel elitlerin nüfus azaltma hedeflerinin dünya nüfusu, çevre, ekonomi ve insanlığın geleceği üzerindeki etkileri, geleceğe dair distopik ve karanlık senaryoların önemli bir parçasıdır. Bu yöntemler, insan hakları ve ahlaki değerler açısından derin soruları da beraberinde getirmektedir. Bu karanlık planları doğru anlamak ve bunları herkese anlatmak için harekete geçmek, insanlığın geleceği açısından hayati öneme sahiptir. Doğru bilgi, direnişin ilk adımıdır. Gerçekle yüzleşmek, özgürlüğümüzü korumanın en önemli adımıdır. Bu adımları atmak, küresel elitler için karanlık bir geleceğin başlangıcı olacaktır. Sadi ÖZGÜL

İnsanlar için karanlık planlar

 

 

 

 

 

İnsanlığın geleceği....

Küresel elitler, insanlığın geleceğini şekillendirmek için gizlice harekete geçiyor. İklim değişikliği, sürdürülebilirlik ve halk sağlığı gibi masum görünen kavramların arkasına saklanarak, özgürlükleri kısıtlamayı ve dünya nüfusunu radikal bir şekilde azaltarak yönetimi kolaylaştırmayı hedefliyorlar.

Bill Gates’in "Aşılar nüfusu azaltabilir" açıklamasından, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" söylemine kadar, dünya nüfusunu azaltmaya yönelik planlarını adım adım hayata geçiriyorlar.

"Daha Fazla İnsan, Daha Fazla Karbon Ayak İzi"

İnsanın yılda ortalama 4 ton karbondioksit ürettiği iddiasına dayanarak, nüfus azaltma stratejilerinin çevre için en kritik adım olduğunu savunuyorlar. Bugün bu stratejiler; kürtaj, gençler arasında artan kısırlaştırma oranları, çocuksuz çiftlerin rekor seviyeye ulaşması ve ötanazi gibi yardımlı intihar uygulamalarının yaygınlaşması gibi örneklerle desteklenmektedir.

Özellikle kürtajın küresel nüfus artış oranını 1,5 milyar azalttığı gerçeği, bu planların ne kadar ileriye gittiğini gösteriyor.

Davos’ta Açıkça Konuşulan Gerçekler

Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) Davos toplantılarında "iklim değişikliği ve nüfus azaltma stratejileri" arasındaki bağlantı açıkça vurgulanıyor. "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" gibi ifadeleri çekinmeden kullanarak, nüfus artışının çevre üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulama bahanesiyle bu düşünceyi normalleştirmeye çalışıyorlar.

Bu söylemin en çarpıcı yönü, orta sınıfın tüketim alışkanlıklarının dünya için taşıma kapasitesini 2 milyar insana düşüreceğini iddia etmeleridir. Bu söylem, dünya nüfusunun 8 milyardan 2 milyara düşürülmesi gerektiği anlamına gelmektedir.

Arjantin Cumhurbaşkanı Javier Milei, Dünya Ekonomik Forumu’nun “woke ideolojisini” ve kürtaj politikalarını sert bir şekilde eleştirerek, bu elit planlara karşı güçlü küresel muhalefeti temsil etmektedir. Milei, kürtajı “kanlı ve katliamcı bir plan” olarak tanımlayarak, bunun insan nüfusunu azaltmaya yönelik stratejilerin bir aracı olduğunu ifade etmiş ve küresel elitlerin nüfus kontrol politikalarına karşı büyüyen direnişi işaret etmiştir.

Aşılarla İnsan Ölümlerini Azaltma Stratejileri

Bill Gates’in 2010’da yaptığı TED konuşmasında, "Aşılar, nüfusu %10-15 oranında azaltabilir" ifadesini kullanması, aşıların etkinliği ve güvenliği konusunda şüpheleri daha da artırmıştır.

Aşıların ani kalp krizleri, beyin hasarı, kanser ve otizm gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olduğu yönündeki istatistikler, elitlerin planlarının ne kadar ileri gittiğini göstermektedir. Avrupa’daki hemofili skandalı ve ilaç şirketlerindeki yolsuzluklar, aşıların nüfus kontrolü için kullanıldığı endişelerini güçlendirmektedir.

Ayrıca Bill Gates'in COVID-19 pandemisindeki rolü ve "plandemi" iddiaları dünya basınında sıkça gündeme gelmektedir. Avrupa basınında, pandemi öncesinde yayımlanan "Sıfır Karbon Çözümü" uyarısı, bu stratejinin tarihi köklerine işaret etmektedir. Elitlerin insan nüfusunu azaltma stratejilerini ileriye taşıdığı artık daha fazla dikkat çekmektedir.

Büyük Sıfırlama: İnsanlığın Geleceğini Şekillendirme Planı

Küresel elitlerin eylemleri, insanlığın geleceğini kendi zararına olacak şekilde şekillendirme planlarını giderek daha fazla açığa çıkarmaktadır. “Büyük Sıfırlama” (The Great Reset) adı altında yürütmeye çalıştıkları girişimler, sürdürülebilirlik, iklim değişikliği ve halk sağlığı gibi masum görünen kavramların arkasına gizlenmektedir.

Ancak gerçek hedef, insanlığın özgürlüğünü kısıtlamak, dünya nüfusunu radikal bir şekilde azaltmak ve totaliter bir dünya hükümeti kurmaktır. Bill Gates’in “Aşılar nüfusu azaltabilir” açıklamasından, Dünya Ekonomik Forumu’nun "Daha fazla insan, daha fazla karbon ayak izi" söylemine kadar bu planlar adım adım uygulanmaktadır. Bu süreç, insanlığın geleceği için ciddi tehditler oluşturmaktadır.

Sonuç: Bilgi, Direnişin İlk Adımıdır

Küresel elitlerin nüfusu azaltma planları ve çevre politikalarındaki gizli hedefleri, insanlığın geleceği için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu planlar, insan haklarını hiçe sayan, özellikle temel yaşam hakkını görmezden gelen, ahlaki değerleri zedeleyen insanlık dışı ve şeytani yöntemlerle uygulanmaktadır.

Küresel elitlerin nüfus azaltma hedeflerinin dünya nüfusu, çevre, ekonomi ve insanlığın geleceği üzerindeki etkileri, geleceğe dair distopik ve karanlık senaryoların önemli bir parçasıdır. Bu yöntemler, insan hakları ve ahlaki değerler açısından derin soruları da beraberinde getirmektedir.

Bu karanlık planları doğru anlamak ve bunları herkese anlatmak için harekete geçmek, insanlığın geleceği açısından hayati öneme sahiptir. Doğru bilgi, direnişin ilk adımıdır. Gerçekle yüzleşmek, özgürlüğümüzü korumanın en önemli adımıdır. Bu adımları atmak, küresel elitler için karanlık bir geleceğin başlangıcı olacaktır.

Sadi ÖZGÜL

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.