Benim için yeni dünya gibi.. İstanbul alındıktan sonra 1461’e kadar devam eden - Son Roma İmparatorluk başkenti TRabzon’lu biriyim.  Alman eşim ve İngiltere – Londra doğumlu kız, Fransa - Cannes’te hayata gözlerini açan erkek çocuklarmızla çok dünyalı sayılırım.  Bana evreni gezdiren işim sayesinde çok sayıda ülke gördüm, bazılarında şirketler kurdum - yerleşerek uzun süre yaşadım. Bazen ayda ortalama 40.000 km yaptığım, Mesleki hayatın yoğun temposu yerini artık daha sakin bir yaşama bırakırken, seyehat etme, yeni yerleri görme – yelkenle dünya turu, salgınla başlattığımız ve 2.200 gündür - her gece kesintisiz – hala öğrenmeye açlık duygularıyla - değişik konuları işleyerek devam eden zoomMiniTv söyleşileri …. gibi tutkularım yanında, son birkaç yıldır Arjantin Tango. Ciddi şekilde hayatıma girdi. Aslında hayat dediğimiz tesadüfi ilişkiler yumağı sarmalında, belli bir dönemde  her yeni şey için kişinin kendine, ilgi alanlarına ve hayallerine zaman ayırması mümkün hale gelirken, benim için bu yeni başlangıç, Arjantin tangoya olan ilgimi keşfetmek ve onun alışagelmişliğin dışında bir olayla – 2006 yılında, yönetiminde yer almam istenen Türkiye Dans Sporları kuruluşunda – değişik dans gurupları dünyasına adım atmakla başladı.  O günden beri Tango eğitmenleri Metin Yazır ve İlknur – Ömer Durukan çifti ile gelişen sürecin hayatımın en güzel dönemlerinden birini oluşturdu.   Yeni Bir İlgi Emeklilik sonrasında Arjantin tangosuna olan ilgim bir anda ortaya çıkmadı. İlk başta, bu tutkunun sadece birkaç denemeyle sınırlı kalabileceğini düşünmüştüm. Ancak oldum olası başka dansları seven biriydim.  Tangonun kendine özgü ritmi, müzik - melodisi ve derin duygusal atmosferi beni hemen etkisi altına aldı. Tangonun sadece bir dans olmadığını, bir yaşam biçimi olduğunu ve insanın ruhuna dokunan bir sanatı barındırdığını fark ettim. Bu ilgimi daha ciddi bir şekilde geliştirmek için şanslıydım, çünkü belli bir yaştan sonra öğrenmek zor hale gelirken - alanında uzmanlaşmış, mesleklerinde gerçekten usta olan - hiçbir ücret almadan bana öğretmenlik yapan dostlarım ile ders alma fırsatı buldum. Üstelik bu dersler bir ticari faaliyetten çok, bilgiyi paylaşma tutkusuyla veriliyordu. Onların sabrı, bilgisi ve tutkusu, bu yolculuğumu daha anlamlı ve derin bir hale getirdi.   Küçük Dost Grubu Tangonun beni en çok etkileyen yönlerinden biri, onu kendi yaşam felsefenize benzer başkalarıyla paylaşma fırsatı oldu. Farklı yaş gruplarından ve mesleklerden oluşan küçük bir dost grubuyla bir araya gelmek, sadece dans öğrenmekle sınırlı kalmayan bir deneyim sundu. Haftada bir kez bu grupla buluşmak, tangonun adımlarını birlikte öğrenmek, birbirimizin başarılarına tanıklık etmek ve sıkça kahkahalarla dolu anlar paylaşmak benim için her gece yaptığımız zoom Mini Tv söyleşileri gibi artık vazgeçilmez bir alışkanlık haline geldi. Bazıları geçen asır Londradan tanığım dostlarında aralarında olduğu gurupla buluşmalar sadece bir ders değil, aynı zamanda bir sosyal etkinlik gibiydi. Ders aralarında ve bazen sonrasında bir yerlerde oturup sohbet etmek, günlük hayatlarımızı paylaşmak, bizi bir topluluk haline getirdi. Tangonun iki kişi arasında bir uyum gerektirdiği gibi, grup olarak bir araya gelmek de uyum ve paylaşımla anlam kazandı.   Egzersiz ve Zindelik Maalesef kadın haklarını hiçe sayar gibi çoğunluk Erkek komutunda olan Arjantin tango, fiziksel bir aktivite olduğu kadar zihinsel bir odaklanmayı da gerektiriyor. Her adımda, müziğe uyarak her dönüşte bedeninizi kontrol etmeyi, ritmi hissetmeyi ve partnerinizle uyum içinde hareket etmeyi öğreniyorsunuz. Bu da sadece fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda zihinsel sağlığı da olumlu etkiliyor. Haftalık dersler ve dans pratikleri, beni zinde tutmanın yanı sıra enerji dolu hissetmemi sağladı. Bazen üç saat süren Tangoyu öğrenirken bedenimdeki değişimi fark etmek beni motive etti. Duruşum düzeldi, hareketlerim daha akıcı hale geldi ve genel olarak kilomada dikkat ederek kendimi daha sağlıklı hissetmeye başladım. Aynı zamanda bu egzersizler, çok sevdiğim dans etmeyi - Arjantin Tango’ya uygularken, kendimi ifade etmenin bir yolu haline geldi. Her adımda, her ritimde kendimi daha özgür ve canlı hissettim.   Dans Etkinlikleri ve Yeni Dostluklar Arada bir İstanbul’un değişik kıtalarında düzenlenen toplu dans etkinliklerine katılmak, ülkemizi ziyaret eden konusunda tanınmış yabancı eğitmenlerden ders almak bu yolculuğu daha da renkli hale getirdi. Güzel mekanlarda düzenlenen bu etkinlikler, sadece dans etmek için değil, aynı zamanda yeni insanlarla tanışmak ve tanıdık dostlarla bir arada olmak için harika fırsatlar sundu. Biraz fazla gezmiş biri olarak çok şey bildiğimi sanarken, Arjantin Tango etkinliklerdeki atmosfer gerçekten eşsiz buldum.  Farklı yaşlardan, geçmişlerden ve ülkelerden insanlarla dans etmek, tangonun evrensel bir dil olduğunu hissettirdi. Dans sırasında kurulan kısa ama güçlü bağlar, tangonun sosyal bir sanat formu olduğunu bir kez daha kanıtladı. Ayrıca, bu etkinliklerde gurubun olmazsa olmaz ‘kameraman’ rolümle, arkadaşlarla birlikte resim çektirmek, anılarımızı ölümsüzleştirmek ve o anların tadını çıkarmak unutulmaz bir deneyim.   Hayatın Güzel bir Dönemi Bugün geriye dönüp baktığımda, tangoya olan ilgimin hayatımın en güzel dönemlerden birini  oluşturduğunu hissediyorum. Emeklilik, hayatın daha sakin bir dönemine geçişi ifade etse de, tango bu sürece tutku, enerji ve anlam kattı. Yeni şeyler öğrenmenin, dostlarla paylaşmanın, öğrenmek tutkusuyla egzersiz yapmanın ve çok sevdiğim ‘dans etmenin’ verdiği mutluluk tarif edilemez. Tangonun bana kattığı en önemli şeylerden biri, hayatta her zaman yeni başlangıçlar yapabileceğimizi ve bu başlangıçların bizi – alışagelmiş günlük hayatımızı nasıl dönüştürebileceğini görmek oldu. Ülkenin çocukluğumdan beri bitmez ve son yıllarda fazlaca artan sıkıntılarına karşın, Tangoyla birlikte hayatı daha derin bir şekilde hissetmeye, her adımda kendimi yeniden keşfetmeye başladım. Bu süreçte edindiğim dostluklar, kurduğum bağlar ve yaşadığım anılar benim için önemli oldu. Emeklilik sonrası Arjantin tango ile tanışmak, birçok yönüyle değişen hayatımda bir dönüm noktası oldu. Hem bedenimi hem de ruhumu besleyen bu tutku, bana yeni bir anlam ve mutluluk kattı. Eğer siz de yeni bir başlangıç yapmak istiyorsanız, belki de bir dans kursuna yazılmak, sizin için hayatın kapılarını yeniden açabilir.  Emeklilik, pek çok kişi için bir dönemin sonu ve yeni bir başlangıcın fırsatı olarak görülür. Onun için bırakın Ahlakınız bozulsun, Arjantin Tangoya başlayın.   Kemal C Ulusoy