Varlığımızın sebebi, Kurtarıcısı ve T.C. kurucusu Atatürk’ün “Akıl ve Bilim” odaklı sonsuzluk ilkesi en uygun çözüm yöntemimizdir. Bu yöntemin karşısında hiç bir yalan rezaleti duramaz.
HEPİMİZ YALANCIYIZ..
İslam coğrafyasındaki toplumlar olarak durumumuz rezalet.
Büyük yalanlarımız var kendimizi inandırdığımız...;
1-“Batı bizi sömürdüğü için biz bu haldeyiz.“
Yalan..!
Batı bizi sömürdüğü için bu halde değiliz. Aksine, biz bu halde olduğumuz için sömürülüyoruz.
2- En yüce dinin mensubuyuz ve bunun için düzgün insanız.
Yalan..!
Kendimize Müslüman dediğimiz için ahlaka ve etik değerlere ihtiyacımız yok sanırız, her haltı yer, beğenmediğimiz o "gavurların" etik ve toplumsal değerlerinin yanına bile yaklaşamayız.
3- Bu batılılar dünyanın başının belasıdır.
Yalan..!
En müslümanımız bile başı sıkıştığında huzur ve kaliteli yaşam için batıya kapağı atar.
Hiç biri bir İslam ülkesine gitmek istemez.
4- Gittiğimiz yere medeniyet ve insanlık götürüyoruz.
Yalan..!
Gittiğimiz yerdeki düzgün sisteme uymak yerine, onu kendimize uydurmaya çalışır berbat ederiz. Hırsızlık, dolandırıcılık, kuralsızlık, pislik ve suçu oraya taşırız.
En yakın örneği; mülteci olarak gittiği ülkede kadınlara taciz ve tecavüzde bulunanlara bakınız. Sokaklara sümkürüp tükürme, duvarlara işeme, çöpleri ortaya atma alışkanlıklarımızı ise söylemeye bile gerek yok.
5- Dinimiz kardeşlik dinidir, biz hepimiz kardeşiz.
Yalan..!
Din adına menfaatimize uymayan herkese sövmeyi, bütün egoist duygularımızı tatmin etmeyi alışkanlık haline getirmişizdir. Bir taraftan cennette huriler hayal ederken, insan, hayvan, doğa farketmez her şeyi kirletir, her haltı yeriz.
Başımıza gelen iyi şeyleri kendi menfaatimize olduğu için kendi başarımız olacakgörür, kötü şeylerde ise kader diyerek sorumluluğu Tanrı’ya yıkarız.
6- Biz aslında gavurlardan daha akıllıyız.
Yalan..!
Aklımızı kullanmak, araştırmak, bilgi ve donanım sahibi olmak için emek vermeyiz.
Kitap satışlarımız ve kişi başına yılda okuduğumuz kitap sayısı suratımıza şamar gibi vuruyor ama halen arsızlık eder kendimizi daha akıllı görürüz.
7-Biz çok dürüstüz.
Yalan..!
Sırf gırtlağımıza hak etmediğimiz bir lokma girer umuduyla, en üçkağıtçı, en fırıldak, en hırsız kişileri başımıza yönetici yapar ve bundan hicap bile duymayız.
Vergi, elektrik, su, akaryakıt, makam, zaman, mesai, vs. hırsızlıklarını doğal görür, fırsatını bulduğumuz anda çalarız.
Daha yazacak çok yalan var ama bireysel istisnalar, (saf inançlılar, dürüst kamu görevlileri) kaideyi bozmamak kaydıyla Ortadoğu halklarının genel durumu budur.
Şimdi oturup bu coğrafyadaki kan, gözyaşı, sefalet ve sömürünün esas sebeplerini bir kez daha düşünmenin zamanıdır …
Kapitän