Antalya otele gelen bayan izmir gecelik bayan arkadaş pet shop Kayseri dul bayan

Mersin escort Bodrum escort Bursa escort

Tuzla russian escort Alanya russian escort Kayseri russian escort Antalya russian escort Diyarbakır russian escort Anadolu yakası russian escort Adana russian escort Ataşehir russian escort Şirinevler russian escort Beylikdüzü russian escort Halkalı russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Samsun russian escort Avcılar russian escort Pendik russian escort Beylikdüzü russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Mersin russian escort Avrupa yakası russian escort Kocaeli russian escort Bodrum russian escort Bakırköy russian escort Kadıköy russian escort İzmir russian escort bayan Beşiktaş russian escort Eskişehir russian escort Bursa russian escort Şişli russian escort Şişli russian escort russian escort İzmir Gaziantep russian escort Ankara russian escort Denizli russian escort Samsun escort kızlar Malatya russian escort İzmir russian escorts Samsun russian escort

Guymak
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Serkan ARSLAN
Köşe Yazarı
Serkan ARSLAN
 

nede olsa bizim soydan

Türk ortakları kim ? Türkiyenin EN BÜYÜK yatırımcısı ! 2008 yılından beri enerji alanında Türkiye'de önemli yatırımlara imza atan Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR'ın, $ 6,3 MİLYAR değerindeki STAR Rafinerisi Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin yüzde 51'i SOCAR Turcas Petrokimya AŞ'ye ait…  şirketin Türkiyedeki ortakaları - yapısı hakkında sanki RESMİ ÇOK GİZLİ SIR gibi kimse birşey bilmiyor. Petrol zengini ülke olmasına rağmen bizdeki gibi TEK ADAM tarafından yönetilen Azerbeycan, dünya Ekonomik sıralamasında 86. sırada ÇOK FAKİR fakir ülke olarak yer alıyor, halkının bir kısmı Rusya gibi Türkiyede KAÇAK olarak çalışırken, Azerbeycanlılar - Türkiyeye ENÇOK yatırım yapanlar arasında 1. sırada.   Nede olsa Türk dedirtircesine, Fakiri ''şükret'' diye tehdit edilip sürünen ülkenin Vikipedi kaynağına göre: Azneft, Azerbaycan petrol endüstrisini entegre eden bir işletme olup, Bolşevik Devrimi sonrasında Azerbaycan petrol endüstrisinin millileştirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Farklı dönemlerde farklı örgütlerin bağlı olduğu Sovyetler Birliği ve Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ndeki örgütlerin özelliklerine bağlı olarak Azerneftkomite, Azerneftkombinat (daha sonra Azerneft, Azerneftzavodlar ve Azerneftmashingayirma sendikalarına bölünmüş), Azerneftchikharma sendikaları gibi isimlerle bilinmektedir. 1954-1959 yılları arasında Azerbaycan SSR Petrol Endüstrisi Bakanlığı ve 1965-1970 yılları arasında Azerbaycan SSR Petrol Üretim Endüstrisi Bakanlığı Azerneft temelinde kurulmuştur. Ağustos 1970'te tekrar Azerneft olarak adlandırılmıştır.   Kuruluşu 1991 - günümüze Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını kazanmasıyla Azerineft Devlet İdaresi 3 Aralık 1991 tarihinde kurulmuştur. Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR), Azerbaycan'ın iki devlet petrol şirketi olan Azerineft Devlet İdaresi ve Azerneftkimiya Üretim Birliği'nin birleşmesiyle 13 Eylül 1992 tarihinde, o dönemin başkanı Ebulfez Elçibey'in kararnamesiyle kurulmuştur. 1994 yılında, Karada ve Denizde Petrol ve Gaz Üretim Birliği, Devlet Petrol Şirketi'nin bir parçası olarak kurulmuştur. 2003 yılında, Karada ve Denizde Petrol ve Gaz Üretim Birliği, Azneft Üretim Birliği'ni oluşturmak üzere birleştirilmiştir. 21 Temmuz 2022 tarihinde, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Başkanı İlham Aliyev'in yayımladığı kararnameye dayanarak Rovshan Najaf, SOCAR'ın Başkanı olarak atandı. Aralık 2005'te, Bakü Petrol Rafinerisi eski başkanı ve Azerbaycan parlamentosu üyesi olan Rovnag Abdullayev, SOCAR'ın Başkanı olarak atandı. O, Azerbaycan Endüstri ve Enerji Bakanı olarak atanmış olan Natig Aliyev'in yerine geçti. 21 Temmuz 2022 tarihinde, Rovshan Najaf, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR'ın Başkanı olarak atandı.   Azerbaycan hükümeti, 1990'larda petrol arama faaliyetlerini hızlandırarak mevcut petrol kuyularını tüketme stratejisi benimsedi ve bunun sonucunda anlık ekonomik kazanımlar elde etti. Victor Menaldo, yeni bağımsız Azerbaycan'ın "Ermenistan'a karşı bir savaş, büyük bir bankacılık krizi ve ekonomik çöküş" sonrasında "kırılgan ve çaresiz bir durumda bulunduğunu ve petrol keşiflerinin zirve yapmış olmasına rağmen hükümetin başka bir seçeneği kalmadığını ve petrol arama faaliyetlerini hızlandırıp mevcut kuyuların tükenmesini hızlandırmak zorunda kaldığını" yazmaktadır.   Menaldo 2016 yılında şöyle yazmıştır: "Azerbaycan devletinin zayıflığını petrol arama faaliyetleriyle telafi etme günleri sayılıdır... Azerbaycan şimdi daha çeşitlendirilmiş bir ekonomiye geçebilecek mi, bu açık bir sorudur" Thomas de Waal 2018 yılında şöyle yazmıştır "Azerbaycan ekonomisi, 'Hollanda Hastalığı' olarak bilinen durumun klasik belirtilerini göstermiştir; bu durumda tek bir ürünün -genellikle petrol veya gaz- ihracına aşırı bağımlılık diğer sektörleri zayıflatır" De Waal'a göre, petrol zenginliği Azerbaycan'da siyasi ve ekonomik elitleri zenginleştirmiş ve petrol zenginliklerinin uzun vadeli kalkınma için yetersiz harcandığına işaret etmiştir.   70.000'den fazla işçisi olan SOCAR 2005'te, günlük 150.000 varil oranında 14 milyon tondan fazla petrol üretmiştir. Üretilmiş petrol ve gazın çoğu Hazar Denizi'ndeki Azer-Çırak-Güneşli Petrol Sahası, Şahdeniz yataklarından çıkarılmıştır. 2006 yılında Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı kullanıma verildi. 1994'ten bugüne kadar SOCAR, yurt dışı yerleşen özel petrol şirketleri ile 25 üretim paylaşımı anlaşması imzalamıştır. Bakü Petrol Rafinerisi Fabrikası, Petrol Taşları, Bakü Yüksek Petrol Okulu şirketin büyük kuruluşlarından biridir.   Ortaklar ve payları Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin yüzde 51'i SOCAR Turcas Petrokimya AŞ'ye ait olup Petkim'in yüzde 38,68 hissesi Borsa İstanbul'da (BİST) işlem görmektedir.[14][15]   Yolsuzluk iddiaları SOCAR, Azerbaycan'daki yaygın yolsuzlukla sık sık ilişkilendirilir. 2011 yılında Transparency International tarafından gerçekleştirilen 44 petrol şirketinin yolsuzlukla mücadele uygulamalarını değerlendiren bir ankette SOCAR en son sırada yer almıştır. Alman Bundestag üyesi ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi üyesi Frank Schwabe, SOCAR'ı "otoriter Azerbaycan devlet başkanının dış politika ve spor politikası için merkezi bir yönlendirme aracı" olarak görüyor dedi. SOCAR, Almanya'da "iyi ilişkilere sahip" olarak kabul edilir ve Azerbaycan'ın yolsuzluk dosyalarıyla ilgili lobici faaliyetler ve yolsuzluklar ortaya çıktıktan sonra önemli iddialara maruz kalmıştır. Devlete ait şirket, Berlin'deki Azerbaycan Büyükelçiliği ve Alman-Azerbaycan Forumu Derneği (DAF) tarafından düzenlenen yıllık sempozyumlara destek verir.   Rüşvet ve yasa dışı ödemeler 1997-1998 yıllarında Azerbaycan hükümeti, SOCAR'ı özelleştirme sürecini başlattı. 2009'da, Dooney & Bourke'un kurucusu Frederic Bourke ve Viktor Kožený, Manhattan'da bir mahkeme tarafından, SOCAR'ın özelleştirilmesini Bourke ve Kožený lehine düzenlemeleri için eski Azerbaycan Cumhurbaşkanı Heydar Aliyev, o dönem SOCAR'ın birinci başkan yardımcısı olan oğlu ve ilk cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve diğer Azerbaycan hükümet liderlerine rüşvet vermekle suçlandı. Bourke, rüşvetlerden haberi olmadığını iddia etti, Kožený ise Azerbaycan liderlerini rüşvet vermekle suçladı. İddianameye göre, toplam rüşvet miktarı bugünün parasıyla YÜZLERCE milyon doları buldu.   Bazı raporlara göre, 2013 yılında SOCAR, 10 Amerikan Kongre üyesi ve 32 personeline Bakü'de bir konferansa katılım için gizlice finansman sağlamıştır. Etkinlikte üç eski üst düzey danışman, o dönemdeki Başkan Barack Obama'nın temsilcileri arasında yer almıştır. Kongre üyeleri ve personelleri, seyahat masrafları ve lüks hediyeler SOCAR tarafından karşılanan yüz binlerce dolar değerindeki bir yolculuğa katılmışlardır. SOCAR iddiaya göre, fonları gizlemek için Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren kar amacı gütmeyen şirketler aracılığıyla 750.000.000 dolarlık fon sağlamıştır. Yolculuğa katılan Kongre üyeleri daha sonra seyahatin SOCAR tarafından finanse edildiğini bilmediklerini belirtmişlerdir. SOCAR ise sponsorluğunun hiçbir zaman gizli olmadığını ifade etmiştir.   2017 yılında, SOCAR 2012 yılında Frankfurt'ta Hristiyan Demokrat Birlik Partisi ilçe derneğine yasadışı olarak € 28.000.000 ödeme yaptığı ortaya çıkmıştır. Partinin bağışları kabul etmesi, kurumsal bağışların AB dışındaki ülkelerden gelmesinin yasak olduğu Siyasi Partiler Kanunu'nu ihlal etmiştir. Bu durum, halkın öğrenmediği Bundestag yönetimiyle yıllar süren bir hukuk anlaşmazlığına yol açmıştır.   2018 yılında, SOCAR'ın 2014 yılında tartışmalı bir şekilde Alman spor kulübü "TuS Dexheim"e bağış yaptığı ortaya çıkmıştır. Bağış, o zamanın Oppenheim belediye başkanı ve eski Alman Sosyal Demokrat Partisi Bundestag üyesi Marcus Held tarafından organize edilmiştir.   Savaş propagandası 2020 yılında, SOCAR, Ermenistan ve Azerbaycan arasında gerçekleşen 44 günlük Dağlık Karabağ savaşı sırasında Azerbaycan hükümeti adına Ermenistan'a karşı savaş propagandası yapması nedeniyle batılı liderlerden eleştirilere maruz kaldı.

nede olsa bizim soydan

Türk ortakları kim ?

Türkiyenin EN BÜYÜK yatırımcısı ! 2008 yılından beri enerji alanında Türkiye'de önemli yatırımlara imza atan Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR'ın, $ 6,3 MİLYAR değerindeki STAR Rafinerisi Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin yüzde 51'i SOCAR Turcas Petrokimya AŞ'ye ait…  şirketin Türkiyedeki ortakaları - yapısı hakkında sanki RESMİ ÇOK GİZLİ SIR gibi kimse birşey bilmiyor.

Petrol zengini ülke olmasına rağmen bizdeki gibi TEK ADAM tarafından yönetilen Azerbeycan, dünya Ekonomik sıralamasında 86. sırada ÇOK FAKİR fakir ülke olarak yer alıyor, halkının bir kısmı Rusya gibi Türkiyede KAÇAK olarak çalışırken, Azerbeycanlılar - Türkiyeye ENÇOK yatırım yapanlar arasında 1. sırada.  

Nede olsa Türk dedirtircesine, Fakiri ''şükret'' diye tehdit edilip sürünen ülkenin Vikipedi kaynağına göre: Azneft, Azerbaycan petrol endüstrisini entegre eden bir işletme olup, Bolşevik Devrimi sonrasında Azerbaycan petrol endüstrisinin millileştirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Farklı dönemlerde farklı örgütlerin bağlı olduğu Sovyetler Birliği ve Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ndeki örgütlerin özelliklerine bağlı olarak Azerneftkomite, Azerneftkombinat (daha sonra Azerneft, Azerneftzavodlar ve Azerneftmashingayirma sendikalarına bölünmüş), Azerneftchikharma sendikaları gibi isimlerle bilinmektedir. 1954-1959 yılları arasında Azerbaycan SSR Petrol Endüstrisi Bakanlığı ve 1965-1970 yılları arasında Azerbaycan SSR Petrol Üretim Endüstrisi Bakanlığı Azerneft temelinde kurulmuştur. Ağustos 1970'te tekrar Azerneft olarak adlandırılmıştır.

 

Kuruluşu 1991 - günümüze

Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını kazanmasıyla Azerineft Devlet İdaresi 3 Aralık 1991 tarihinde kurulmuştur. Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR), Azerbaycan'ın iki devlet petrol şirketi olan Azerineft Devlet İdaresi ve Azerneftkimiya Üretim Birliği'nin birleşmesiyle 13 Eylül 1992 tarihinde, o dönemin başkanı Ebulfez Elçibey'in kararnamesiyle kurulmuştur. 1994 yılında, Karada ve Denizde Petrol ve Gaz Üretim Birliği, Devlet Petrol Şirketi'nin bir parçası olarak kurulmuştur. 2003 yılında, Karada ve Denizde Petrol ve Gaz Üretim Birliği, Azneft Üretim Birliği'ni oluşturmak üzere birleştirilmiştir.

21 Temmuz 2022 tarihinde, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Başkanı İlham Aliyev'in yayımladığı kararnameye dayanarak Rovshan Najaf, SOCAR'ın Başkanı olarak atandı. Aralık 2005'te, Bakü Petrol Rafinerisi eski başkanı ve Azerbaycan parlamentosu üyesi olan Rovnag Abdullayev, SOCAR'ın Başkanı olarak atandı. O, Azerbaycan Endüstri ve Enerji Bakanı olarak atanmış olan Natig Aliyev'in yerine geçti. 21 Temmuz 2022 tarihinde, Rovshan Najaf, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR'ın Başkanı olarak atandı.

 

Azerbaycan hükümeti, 1990'larda petrol arama faaliyetlerini hızlandırarak mevcut petrol kuyularını tüketme stratejisi benimsedi ve bunun sonucunda anlık ekonomik kazanımlar elde etti. Victor Menaldo, yeni bağımsız Azerbaycan'ın "Ermenistan'a karşı bir savaş, büyük bir bankacılık krizi ve ekonomik çöküş" sonrasında "kırılgan ve çaresiz bir durumda bulunduğunu ve petrol keşiflerinin zirve yapmış olmasına rağmen hükümetin başka bir seçeneği kalmadığını ve petrol arama faaliyetlerini hızlandırıp mevcut kuyuların tükenmesini hızlandırmak zorunda kaldığını" yazmaktadır.

 

Menaldo 2016 yılında şöyle yazmıştır: "Azerbaycan devletinin zayıflığını petrol arama faaliyetleriyle telafi etme günleri sayılıdır... Azerbaycan şimdi daha çeşitlendirilmiş bir ekonomiye geçebilecek mi, bu açık bir sorudur" Thomas de Waal 2018 yılında şöyle yazmıştır "Azerbaycan ekonomisi, 'Hollanda Hastalığı' olarak bilinen durumun klasik belirtilerini göstermiştir; bu durumda tek bir ürünün -genellikle petrol veya gaz- ihracına aşırı bağımlılık diğer sektörleri zayıflatır" De Waal'a göre, petrol zenginliği Azerbaycan'da siyasi ve ekonomik elitleri zenginleştirmiş ve petrol zenginliklerinin uzun vadeli kalkınma için yetersiz harcandığına işaret etmiştir.

 

70.000'den fazla işçisi olan SOCAR 2005'te, günlük 150.000 varil oranında 14 milyon tondan fazla petrol üretmiştir. Üretilmiş petrol ve gazın çoğu Hazar Denizi'ndeki Azer-Çırak-Güneşli Petrol Sahası, Şahdeniz yataklarından çıkarılmıştır. 2006 yılında Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı kullanıma verildi. 1994'ten bugüne kadar SOCAR, yurt dışı yerleşen özel petrol şirketleri ile 25 üretim paylaşımı anlaşması imzalamıştır. Bakü Petrol Rafinerisi Fabrikası, Petrol Taşları, Bakü Yüksek Petrol Okulu şirketin büyük kuruluşlarından biridir.

 

Ortaklar ve payları

Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin yüzde 51'i SOCAR Turcas Petrokimya AŞ'ye ait olup Petkim'in yüzde 38,68 hissesi Borsa İstanbul'da (BİST) işlem görmektedir.[14][15]

 

Yolsuzluk iddiaları

SOCAR, Azerbaycan'daki yaygın yolsuzlukla sık sık ilişkilendirilir. 2011 yılında Transparency International tarafından gerçekleştirilen 44 petrol şirketinin yolsuzlukla mücadele uygulamalarını değerlendiren bir ankette SOCAR en son sırada yer almıştır. Alman Bundestag üyesi ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi üyesi Frank Schwabe, SOCAR'ı "otoriter Azerbaycan devlet başkanının dış politika ve spor politikası için merkezi bir yönlendirme aracı" olarak görüyor dedi. SOCAR, Almanya'da "iyi ilişkilere sahip" olarak kabul edilir ve Azerbaycan'ın yolsuzluk dosyalarıyla ilgili lobici faaliyetler ve yolsuzluklar ortaya çıktıktan sonra önemli iddialara maruz kalmıştır. Devlete ait şirket, Berlin'deki Azerbaycan Büyükelçiliği ve Alman-Azerbaycan Forumu Derneği (DAF) tarafından düzenlenen yıllık sempozyumlara destek verir.

 

Rüşvet ve yasa dışı ödemeler

1997-1998 yıllarında Azerbaycan hükümeti, SOCAR'ı özelleştirme sürecini başlattı. 2009'da, Dooney & Bourke'un kurucusu Frederic Bourke ve Viktor Kožený, Manhattan'da bir mahkeme tarafından, SOCAR'ın özelleştirilmesini Bourke ve Kožený lehine düzenlemeleri için eski Azerbaycan Cumhurbaşkanı Heydar Aliyev, o dönem SOCAR'ın birinci başkan yardımcısı olan oğlu ve ilk cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve diğer Azerbaycan hükümet liderlerine rüşvet vermekle suçlandı. Bourke, rüşvetlerden haberi olmadığını iddia etti, Kožený ise Azerbaycan liderlerini rüşvet vermekle suçladı. İddianameye göre, toplam rüşvet miktarı bugünün parasıyla YÜZLERCE milyon doları buldu.

 

Bazı raporlara göre, 2013 yılında SOCAR, 10 Amerikan Kongre üyesi ve 32 personeline Bakü'de bir konferansa katılım için gizlice finansman sağlamıştır. Etkinlikte üç eski üst düzey danışman, o dönemdeki Başkan Barack Obama'nın temsilcileri arasında yer almıştır. Kongre üyeleri ve personelleri, seyahat masrafları ve lüks hediyeler SOCAR tarafından karşılanan yüz binlerce dolar değerindeki bir yolculuğa katılmışlardır. SOCAR iddiaya göre, fonları gizlemek için Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren kar amacı gütmeyen şirketler aracılığıyla 750.000.000 dolarlık fon sağlamıştır. Yolculuğa katılan Kongre üyeleri daha sonra seyahatin SOCAR tarafından finanse edildiğini bilmediklerini belirtmişlerdir. SOCAR ise sponsorluğunun hiçbir zaman gizli olmadığını ifade etmiştir.

 

2017 yılında, SOCAR 2012 yılında Frankfurt'ta Hristiyan Demokrat Birlik Partisi ilçe derneğine yasadışı olarak € 28.000.000 ödeme yaptığı ortaya çıkmıştır. Partinin bağışları kabul etmesi, kurumsal bağışların AB dışındaki ülkelerden gelmesinin yasak olduğu Siyasi Partiler Kanunu'nu ihlal etmiştir. Bu durum, halkın öğrenmediği Bundestag yönetimiyle yıllar süren bir hukuk anlaşmazlığına yol açmıştır.

 

2018 yılında, SOCAR'ın 2014 yılında tartışmalı bir şekilde Alman spor kulübü "TuS Dexheim"e bağış yaptığı ortaya çıkmıştır. Bağış, o zamanın Oppenheim belediye başkanı ve eski Alman Sosyal Demokrat Partisi Bundestag üyesi Marcus Held tarafından organize edilmiştir.

 

Savaş propagandası

2020 yılında, SOCAR, Ermenistan ve Azerbaycan arasında gerçekleşen 44 günlük Dağlık Karabağ savaşı sırasında Azerbaycan hükümeti adına Ermenistan'a karşı savaş propagandası yapması nedeniyle batılı liderlerden eleştirilere maruz kaldı.

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort