Dünya genelinde kitap okuma alışkanlıkları,
ülkeden ülkeye büyük farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar, kültürel değerler, eğitim sistemleri, ekonomik durumlar ve teknolojik gelişmeler gibi çeşitli faktörlerden etkilenmektedir.
En Çok Kitap Okuyan Ülkeler:
İngiltere merkezli Dünya Kültürü Puan Endeksi'ne göre, haftalık ortalama kitap okuma süreleri baz alındığında, en çok kitap okuyan ülkeler ve süreleri şu şekildedir:
- Hindistan: Haftada ortalama 10 saat 42 dakika
- Tayland: Haftada ortalama 9 saat 24 dakika
- Çin: Haftada ortalama 8 saat
- Filipinler: Haftada ortalama 7 saat 36 dakika
- Mısır: Haftada ortalama 7 saat 30 dakika
- Çekya: Haftada ortalama 7 saat 24 dakika
- İsveç: Haftada ortalama 7 saat 6 dakika
- Fransa: Haftada ortalama 6 saat 54 dakika
- Macaristan: Haftada ortalama 6 saat 48 dakika
- Suudi Arabistan: Haftada ortalama 6 saat 48 dakika
Türkiye, haftada ortalama 5 saat 54 dakika kitap okuma süresiyle listenin 18. sırasında yer almaktadır.
Avrupa'da Kitap Okuma Alışkanlıkları:
Avrupa'da günlük ortalama kitap okuma süreleri incelendiğinde, Estonya 13 dakika ile ilk sırada yer alırken, Finlandiya ve Polonya onu takip etmektedir. Türkiye ise bu sıralamada 16. sırada bulunmaktadır.
Türkiye'de Kitap Okuma Alışkanlıkları:
OKUYAY Platformu'nun 2019 yılında yayımladığı "Türkiye Okuma Kültürü Araştırması Raporu"na göre, Türkiye'de nüfusun % 4,2'ü kitap okumaktadır. Bu oran, gençler, eğitimli bireyler ve metropollerde yaşayanlar arasında daha yüksektir. Ayrıca, Türkiye'de en çok okunan kitap türleri arasında aşk romanları (%45), dini kitaplar (%43) ve masal, fıkra, siyaset ve kişisel gelişim kitapları (%12) bulunmaktadır.
Dünya Genelinde Kitap Okuma Eğilimleri:
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte sesli kitaplar ve e-kitaplara ilgi artsa da, basılı kitaplar dünya genelinde hâlâ en çok tercih edilen formatlardır. ABD merkezli editörlük şirketi Global English Editing'in verilerine göre, okuyucuların %66'sı basılı kitapları tercih etmektedir.
Sonuç olarak, kitap okuma alışkanlıkları ülkeler arasında büyük farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar, kültürel, ekonomik ve eğitimsel faktörlerden etkilenmektedir. Türkiye'de kitap okuma oranları, dünya ortalamasının altında olsa da, son yıllarda artan farkındalık ve okuma kültürünü teşvik eden projelerle birlikte bu oranın yükselmesi hedeflenmektedir.
Türkiye'de basılan ve satılan gazete sayısı,
Dünya genelindeki diğer ülkelerle kıyaslandığında daha düşüktür. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2020 yılı verilerine göre, çoğu Basın ilan kurumu reklam gelirleri - Devlet anonslarını yapan, Türkiye'de toplam 2.164 gazete yayımlanmıştır. Aynı yıl, gazete ve dergilerin toplam tirajı 996 milyon 516 bin 20 olarak kaydedilmiştir. Bu tirajın % 94,8'ini – çoğu okunmayan belirli bir takipçisi olmayan gazeteler oluşturmaktadır.
Dünya Gazeteler Birliği (WAN) verilerine göre, 1.000 kişi başına düşen gazete sayısında Norveç, 600'den fazla net satışla ilk sırada yer almaktadır. Bu ülkeyi Japonya, Finlandiya, İsveç, Danimarka, İsviçre, Avusturya, Singapur, Kanada, Almanya, Hollanda, İngiltere ve ABD takip etmektedir. Türkiye'de ise 1.000 kişi başına düşen gazete sayısı yaklaşık 73'tür.
Bu veriler, Türkiye'de kişi başına düşen gazete sayısının, özellikle Avrupa ve Asya'daki bazı gelişmiş ülkelerin oldukça gerisinde olduğunu göstermektedir. Bu durum, okuma alışkanlıkları, dijital medyanın yükselişi ve basılı medyaya olan ilginin azalması gibi faktörlerle ilişkilendirilebilir.
Türkiye'de internet gazeteciliği, son yıllarda hızla gelişmiş ve medya tüketiminde önemli bir yer edinmiştir. Ancak, internet gazeteciliğinin toplam medya tüketimindeki oranına dair güncel ve kesin veriler sınırlıdır.
Dijital medya tüketimi, özellikle genç nüfus arasında artış göstermektedir. İnternet haberciliği, geleneksel medyaya kıyasla daha hızlı ve erişilebilir olması nedeniyle tercih edilmektedir. Ancak, internet gazeteciliğinin toplam medya tüketimindeki payına dair spesifik oranlar mevcut değildir.
Sonuç olarak, Türkiye'de internet gazeteciliği önemli bir konuma sahip olsada, toplam medya tüketimindeki oranını belirlemek için daha detaylı ve güncel araştırmalara ihtiyaç vardır.
Dünya genelinde dijital medya, geleneksel basılı gazeteciliğin tüketimini önemli ölçüde azaltmıştır. Bu düşüş, internetin erişilebilirliği ve dijital medya platformlarının yükselişiyle hızlanmıştır. İşte bu değişimin bazı temel verilerle görünümü:
1. Dijital ve Basılı Gazete Tüketim Oranları
- 2010 ve 2023 arasındaki değişim: Dünya genelinde basılı gazete gelirleri, internetin yaygınlaşması ile düşüşe geçmiştir. 2020'lere gelindiğinde, dijital medya üzerinden tüketilen haber oranı bazı ülkelerde %70'e kadar çıkarken, basılı gazetelerin satışları hızla azalmıştır.
- ABD Örneği: Pew Araştırma Merkezi'ne göre, ABD’de 2023 yılı itibarıyla nüfusun yalnızca %16’sı düzenli olarak basılı gazete okurken, %86’sı haberleri dijital kanallardan takip etmektedir.
2. Reklam Gelirlerinin Dijitale Kayması
- Gelir Dağılımı: Dünya Gazeteler Birliği'ne göre, 2000 yılında reklam gelirlerinin %80’i basılı gazetelere ayrılırken, 2023’te bu oran %25'in altına düşmüştür.
- Dijital Reklam Gelirleri: 2023 yılında, küresel dijital reklam harcamaları 400 milyar doları aşarak, basılı yayınların çok önüne geçmiştir. Özellikle Google ve Facebook gibi dijital platformlar, dünya çapında reklam gelirlerinin %50'sinden fazlasını toplamaktadır.
3. Basılı Gazete Tirajlarındaki Düşüş
- Japonya ve Almanya gibi ülkelerdeki düşüş: Japonya, uzun süre en yüksek basılı gazete tirajına sahip olan ülkeydi. Ancak, 2000'li yılların başında günlük 70 milyon olan gazete tirajı, 2023'te 30 milyonun altına düşmüştür.
- İngiltere Örneği: İngiltere'de 2000’lerde günlük 13 milyon gazete satılırken, 2023’te bu sayı 5 milyonun altına inmiştir.
4. Dijital Aboneliklerde Artış
- New York Times gibi örnekler: New York Times, 2023 itibarıyla 10 milyonu aşkın dijital aboneye ulaşmıştır. Bu, dijital gelirlerinin basılı gelirleri geçtiğini göstermektedir.
- Küresel Dijital Abonelik Oranı: Dünya çapında medya kuruluşlarının %70’inden fazlası, dijital aboneliklerden elde edilen gelirlerle ayakta durmaktadır.
5. Gazetecilikte İstihdam Azalışı
- İstihdamda Küçülme: Dünya çapında birçok basılı medya kuruluşu, çalışan sayısını azaltmak zorunda kalmıştır. ABD’de 2000’li yıllarda 412 bin olan gazetecilik istihdamı, 2020’lerde 160 bin seviyesine inmiştir.
Özetle:
Dijital medya, internet erişiminin yaygınlaşması ve sosyal medyanın etkisiyle geleneksel gazeteciliği büyük ölçüde baskılamış durumda. Basılı medya, dijital abonelik ve reklam gelirleri ile rekabet etmekte zorlanırken, birçok gazete ya tamamen dijitale geçiş yapıyor ya da kapanma kararı alıyor.