Yatırım yapmazsa AB varoluşsal bir riskle karşı karşıya BBC News Mario Draghi EPA - Eski Avrupa Merkez Bankası başkanı ve İtalya başbakanı Mario Draghi, incelemeye liderlik etti. Avrupa Komisyonu tarafından sipariş edilen bir rapor, AB'nin yatırımını büyük ölçüde artırmaz ve sanayi politikasını reforme etmezse "varoluşsal bir meydan okumayla" karşı karşıya kalacağını uyardı.  Geniş kapsamlı ve uzun zamandır beklenen inceleme, blokun yılda € 800 milyar daha fazla harcama yapması gerektiğini, aksi takdirde ABD ve Çin'in gerisinde kalacağını söyledi. Avrupalı liderlere, AB daha üretken hale gelmezse iklim, ekonomi ve dış politika hedefleri arasında "zorunlu bir seçim yapmak" zorunda kalacakları söylendi. Çarpıcı bulgular, yeni Komisyon’un - AB'nin bir kabine eşdeğeri - yapısının onaylanmasından günler önce yayımlandı. Temmuz ayında ikinci beş yıllık dönem için yeniden seçilen Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, geçen yıl Draghi'yi - eski İtalya başbakanı - incelemeyi hazırlamakla görevlendirmişti. Rapor, gizli bir ortamda küçük bir ekip tarafından hazırlandı ve yayımlanması birkaç ay gecikince Brüksel'de büyük bir beklenti oluştu. Rapordaki harcama önerileri "eşi görülmemiş" olarak tanımlanıyor. Bunlar, blokun GSYİH'sinin %5'ine ve İkinci Dünya Savaşı sonrası Marshall Planı'nın iki katından fazlasına eşdeğer. Ek yatırım yapılmazsa, AB'nin sosyal modelini finanse edemeyeceği ve "bazı ya da tüm hedeflerinden vazgeçmek zorunda kalacağı" konusunda uyarı yapıldı. Bağlayıcı olmayan bu rapor, yatırımı finanse etmek için AB ülkeleri tarafından ortak borçlanmanın genişletilmesini çağrısında bulunuyor; bu, bazı üye ülkelerin karşı çıkabileceği tartışmalı bir adım olabilir. Yayınlanmasının ardından Brüksel'de konuşan Draghi "Soğuk Savaş'tan bu yana ilk kez, kendi varlığımız için gerçekten korkmamız gerekiyor ve birleşik bir yanıt için neden hiç bu kadar zorlayıcı olmamıştı" dedi. Rapor, AB için özellikle verimlilik - belirli bir kaynak ve iş gücü düzeyinden üretilen mal ve hizmet miktarı - sorununu vurguladı. Zayıf büyüme, Avrupa hane halklarının bedelini ödemesine neden oldu ve yaşam standartlarının Atlantik'in bu tarafında çok daha yavaş arttığını ortaya koydu. Draghi ayrıca Avrupa'nın yeterince hızlı inovasyon yapmadığını ve ABD ile karşılaştırıldığında olumsuz bir tablo çizdiğini, birkaç trilyon dolarlık teknoloji devine ev sahipliği yapan ABD'nin gerisinde kaldığını söyledi. Avrupa'nın “internetin öncülük ettiği dijital devrimi büyük ölçüde kaçırdığını” ve yeni şirketlerin ortaya çıkmadığı statik bir sanayi yapısına “sıkıştığını” belirtti. İnovatif şirketlerin daha iyi fonlar ve daha az düzenleme ile cezbedilen yurt dışına taşınmayı tercih ettiğini de söyledi. Rapor ayrıca, AB'nin elektrikli araçlar ve yeşil teknoloji gibi gelişen endüstrilerde kendini kanıtlamaya çalışırken devlet destekli Çinli şirketlerden ciddi bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu belirtti. 170 öneri sunarak, düzenlemelerin azaltılması, karar alma süreçlerinin iyileştirilmesi ve ulusal hükümetler arasında iş birliğinin artırılmasını önerdi; bu, tarihsel olarak üye ülkelerin anlaşmakta zorlandığı bir ölçekte olmuştur. BBC’ye konuşan LSE - Londra Ekonomi Okulu'nda misafir profesör ve eski İtalyan Hazine başkanı Lorenzo Codogno, Draghi’nin “kışkırtıcı ve cesur” raporunun tavsiyelerini uygulamak için gerekli siyasi desteği toplamanın “son derece zor” olacağı konusunda uyardı. Raporun yayımlanmasından kısa süre sonra üstü kapalı eleştiriler geldi; Alman Maliye Bakanı Christian Lindner, AB'nin ortak borçlanmasının yapısal sorunları çözmeyeceğini ve asıl sorunun sübvansiyon eksikliği değil, bürokrasi ve planlı ekonomi olduğunu söyledi.