Antalya otele gelen bayan izmir gecelik bayan arkadaş pet shop Kayseri dul bayan

Mersin escort Bodrum escort Bursa escort

Tuzla russian escort Alanya russian escort Kayseri russian escort Antalya russian escort Diyarbakır russian escort Anadolu yakası russian escort Adana russian escort Ataşehir russian escort Şirinevler russian escort Beylikdüzü russian escort Halkalı russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Samsun russian escort Avcılar russian escort Pendik russian escort Beylikdüzü russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Mersin russian escort Avrupa yakası russian escort Kocaeli russian escort Bodrum russian escort Bakırköy russian escort Kadıköy russian escort İzmir russian escort bayan Beşiktaş russian escort Eskişehir russian escort Bursa russian escort Şişli russian escort Şişli russian escort russian escort İzmir Gaziantep russian escort Ankara russian escort Denizli russian escort Samsun escort kızlar Malatya russian escort İzmir russian escorts Samsun russian escort

Guymak
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Kemal ULUSOY
Köşe Yazarı
Kemal ULUSOY
 

osmanlıdan beri dost yahudiler

Yahudiler neden dustumuz ? Binlerce yıl AYNI coğrafyada yaşadığımız, aralarında Kanuni Sultan Süleyman kuzeni, Kerim Han ile Kırım yarım adasında yaşayan ‘’Türk Karaim’’ yahudiliği dahil, haklarında pek fazla bir şey bilmediğimiz Yahudilik !     Müslüman Araplarla doğrudan kuzen İsrailoğulları dünyaya Tek tanrılı inancı Semavi dinleri getirenlerin başındadırlar ve gene Bu nedendendir ki Akdeniz dünyasının hiçbir köşesi Yahudi tarihi Yahudi akidesi Yahudi medeniyeti olmadan Anlaşılamaz. Akdeniz dünyasını ve eski Medeni dünyanın merkezinde yer alan küçük Asya çok Erkenden İsrail oğullarının yerleştiği alanlardır.   Parayı ilk icad eden Anadolu Lidya krallığı kazılarında ortaya çıkan Sinagog veya Milet tiyatrosu'ndaki tahta sıralardan Birinin üzerinde Yahudi Simiona ait abone olduğunu gösteren bir kayıt ile biliyoruzki Büyük İskender kendi adıyla Mısır – İskenderiye’sini kurduğunda, şehirde başlıca üç Grup vardı. Eski mısırların torunları, sonra gelip yerleşen ve Yunanca konuşanlar ve anavatanları Filistin’den gelip yerleşen Yahudilerle, Yunanca ortak bir dil olsa da her biri kendi dillerini korudukları  bu 3 dönemde: Helenistik dönemde  Mısır'ı yöneten Paşa - General Vali Emaysu, Yahudi dini literatürünü Yunancaya çevirdi. Roma 2. mabet dönemi - milattan sonraki 70'lerde Filistin'de yaşayan tacir Yahudi kavmi, dört tarafa dağılmak zorunda kaldı.  Aslında bu dünyayı başkalarıyla paylaşma kavgası da bugüne kadar süre gelmiştir. İslam döneminde Yahudilik arasında çok önemli bir kültürel alışveriş görülür.  O kadar ki Horasani 12 yy başlarında telif ettiği kitabında, Halvaniyi tarif ederken Yahudilik dini ve medeniyeti dataylı olarak tarif eder.   Şüphesiz İslam medeniyetinin, antik Yunanlılardan yaptığı tercümeler ve onun üzerine ilave ettiği gelişmeler İbn-ü Sinalar, Raziler, İbn Rüşdler, doğrudan Yahudi tercümanlarca batıya aktarılmıştır. Endülüs medeniyetinden İslam'ı öğrenmesinde, büyük Birlik Roma İmparatorluğu'nun parçalanmasından ve Yahudilerin dört bir yere dağılmasından sonra ne ilginçtir ki bugün Yahudilerin en emin bir şekilde yaşadıkları ülke olan İngiltere'de aslında ilk Yahudi katliamı başlamıştır.   Bu Avrupa tarihi boyunca devam eder, Haçlı Seferleri başladığında ilk katledilenler Yahudiler ve el konan onların mallarıydı.  Aynı soydan çoğunluk Arap - İslam dünyasında Yahudilerle birlikte yaşam, istisnai olaylar dışında: Orta Çağda, 19 ve 20 yy tolerans ve gerçeği, Orta Asya'daki Göçebe atalarımızın kurduğu devlet nizamında daha fazla kendini göstermiş, Türk Selçuklu ve Osmanlı imparatorluklarında, Hiristiyanlarca dışlanan Yahudiler çok daha uygun şartlarda yaşamışlardır. Bilhassa 15 yy itibaren belki ‘’Düşmanımın düşmanı dostumdur’’ düşüncesiyle, Osmanlı Türkiye'si Avrupa'dan göç eden Yahudilere karşı büyük bir yakınlık duymuştur. 1492 Endülüs Emevi son kalesi Granada düştüğünde, bağnaz İspanya, Müslümanlar gibi Yahudileri de İberya yarım adasından dışarı atmaya başladı.   Kökü: Bugünün Fas’ı – 860 yıl İberya yarımadasını işgal etmiş MORACCO adından gelen Moranos veya Moriskos’lar denen, Yahudilerin gizlice dinlerini korurken İspanyadan kaçıp İtalya ve Kuzey Afrika'daki Osmanlı himayesi sürecinde – ağırlıklı olarak Cezayir’de hayatlarını devam ettirirken, İstanbul, Selanik, Saray Bosna ve en önemli Türk Rumeli metropollerine yerleşip, Avrupadada Yahudiliği geliştirdiler. 12 yüzyıl sonunda, Bizans dönemi İstanbul ve imparatorluğun diğer şehirlerindaki Yahudi cemaatlerinin durumunu, Avrupa'dan kalkıp gelmiş Yahudi Seyyah Bünyamin ‘Romanyot’ denen grubun yaşamı problemlerini ile tarif ediyor. 15 yy, önce Portekiz sonra  İspanyadan sürgün edilen SAFARAD - sefere zorlanan, İstanbul, İzmir ve Selanik civarındaki şehirler, Yahudi gruplar, bir anda sadece İstanbul'da 50'den fazla Kaan - Yahudi cemaati ve Sinagog ortaya çıktı.   İstanbul – haliç rıhtım yanı Perşembe pazarına İberya yarım adasından kovulan Müslüman Araplar,  Eminönü Bahçe kapı başta olmak üzere, Kuzguncuk ve Ortaköy'de ise Yahudiler yerleştirildi.  Hiristiyanlıktaki gibi kilise veya bir Ruhban sınıfı olmadan, sünnet – oruç dahil islamiyetle aynı paralelde Yahudiler, benzer şeriatı meseleleri ‘’felsefi, hukuki imana uygun’’ şekilde mütala eder, tartışır hukuk adamları, Cemaatin yaşayışını ona göre ayarlarlar gelenlerin sorularına aydınlatmakla görevli idiler. Bu görevliler sorulan her soruya cevap - fetva vermekle yükümlü olup, Osmanlı İmparatorluğunde Müslümanlar için örgütlenmede din görevlisi - bürokrasi yarattıysa, Yahudilikte de bunun devamına dikkat etmiştir.  Her ne kadar Hristiyan Ulu görevlisi ruhani gibi bir mevkiye sahip olmasalarda, protokol bakımdan Osmanlı yahudilerini temsil eder, vilayetlerde Hahambaşları Rumeli'den, Mezopotamya – hatta Nil kıyılarına kadar yahudilerini temsilen her törende bulunurlardı. Osmanlı Latince konuştuğundan bugün LADİNO veya Safarad dediğimiz, İspanya ve Portekiz'den gelen bu cemaatleri çok iyi diploması ve ticareti bildiklerinden memnuniyetle kabul etti. Avrupa'yı tanıdıkları için ve fevkalade iyi müşavere kaabiliyetlerinden dolayı, dış ilişkilerimizi teslim ettiğimiz bu cemaat keza hekimlik ve bankacılık işlemlerinde başarılıydılar.  Matbaayı bile bizden yüzyıllarca önce geliştirip, bastırdıkları ders kitaplarında özellikle ilkokul düzeyinde dil eğitimine dikkat ediyorlardı. 19 yüz yıla kadar yahudilik dini tamamen Mahalle ev ve Sinagog - havra düzeyinde osmanlıya dost halinde devam ederken, Fransa Paris'te aksiyon Fransız, Katolik aşırı milliyetçi ve ırkçı akım ortaya çıkıp, Yahudi bir subay casuslukla (daha sonra öyle olmadığı anlaşıldı) suçlanınca, avrupada Yahudi düşmanlığı artmış, çoğu hiristiyan ülkelerinde Yahudilerle entegre olmayı savunan teoriler yerle bir olmuştu. Geçen asrın başında, Avusturya – Macar imparatorluğunda bir gazeteci aksiyon Fransız benzeri düşüncelere saplanmış ve Yahudilerin kendi yurtları olmadan huzura kavuşamayacaklarını dünyanın da yahudiliği kabul edemeyeceğini ilan ederek Siyonizm fikri ile İsrail'i kurmayı amaçlıyordu. Alman yahudisi Teodore Herslev ve diğer entelektüel arkadaşları, bu Amerika'da hatta Uganda da kurmak için proje geliştirirken, çok daha baskılı ve zor bir hayat yaşayan, hakikaten zulüm gören çocuklarının yüksek tahsil yapma hakkı olmayan Rusya Yahudileri Filistin'de Arapların yaşadığı - İbranice konuşulan yerde bir İsrail kurmak istiyorlardı.   Bu durum aslında, orta avrupa'dakiler için de söz konusuydu. Bilhassa İslam tarihine büyük hizmeti olan, deri tüccarı Adolf oğlu Ignace Isaac Jehuda gibi bir bilginin Macaristan Budapeşte'deki üniversiteye tayin edilmemesi üzerine başlayan olaylar, Osmanlı topraklarına yayıldı. Geleneksel LADİNO – Latin İspanyolca yerine okullar Fransızca yanında Türkçe eğitime de önem verildi. Osmanlı yahudiliği Mezopotamya'da Aramca - hatta Kürtçe, Irak Suriye ve Filistin'de Arapça ile konuşurken, 19. Yüzyıl Rusya gibi baskı gören Doğu Polonya'dan göç eden ve aslında Batı Almanya ve Kuzey Fransa'da Orta Çağ'da Ren nehri boyunca yerleşim yerleri kuran Yahudi yerleşimcilerini ifade eder ‘’Aşkenazi’’ yani Almanyalı denen Yahudiler 19 yüzyılda Osmanlı imparatorluğuna gelmeye başladılar. İkinci Meşrutiyet ‘’İttihat ve Terakki’’ Aydınlanma gurubunda yahudi çoktur ve ikinci Abdülhamid'in istifa edip yerine gelen ‘’ittihatçı’’ padişah için ‘’hayırlı olsun’’ töreninde, ilk kez bir fermanla tayin edilen Osmanlı İmparatorluğu Hahambaşısı 1912 Balkan harbinde, Edirnede Bulgar ordusuna karşı Türk makamlarıyla işbirliğine devam etmesi, tıpkı Yahudiliğin en Büyük kültür merkezi Bahçesaray, Kırım Savaşı'nda, Rumeli bozgununda ve 1912 Selanik'e giren Yunan ordusunun kalabalık Yahudi kitlesini katletmesiyle, Osmanlının kaybettiği topraklardan, Müslümanlarla birlikte Yahudi Komşuları da Genellikle İstanbul’a göç etti. Farklı dil ve köklerden gelen Yahudi gruplar, kendini mesih ilan eden Sebatay dahil, büyük mezhepsel farklılıklarından dolayı kendi aralarında pek iyi geçinemezlersede, Osmanlı tarafından KORUNAN cemaat idi.   1. Cihan harbi ile yeniden şekillenen dünyada kendini toparlamaya başlayan Yahudi cemaati, Lozan anlaşması sonrası laikliği ve Medeni Kanunu kabul ederek, Türkiye'de ayrı bir statü istemediklerini ilan etmişlerdir. Hala kimler tarafından ne maksatla - nasıl ? tertiplendiği muamma, 1935 Edirne ve Kırklareli olayları  antisemik gibi İsrail'deki Türk tarihçisi - uzman Alien Levi bunu Almanya'nın kışkırtmasına bağlıyor ve ‘’olaylardan çok rahatsız olan Atatürk ilk kez karşı karşıya geldiği İsmet İnönü’yü başbakanlık  görevinden almak zorunda kaldı’’ diyordu. 2. Dünya savaşının zor yılları içinde iktisadi vaziyetini de düzeltemeyen Yahudi cemaati, aslında belki pek siyonist temellerle olmasa da zorlaşan hayat şartları ve Yeniden Türk Alman işbirliği korkusuyla, İsrail'e göç etmiştir. İsrail'de bugün Türk adetlerini en çok koruyan ve Türkiye'nin çoğu uluslararası problemlerinde en çok destek olan grup, Türkiye Yahudileridir.  Buradan göç edenlerdir özellikle 1960 sonrası iktisadi gelişmede, aslında tıpkı 15. Yy – İspanyadan Ladino – Safaradları, 19. Yy başlarında Rusya ve Doğu Avrupadan gelen Eşkanazileri kucaklayan Osmanlı gibi,  Yahudi cemaati hem tahsil hemde ekonomi bakımından, Müslüman Türkiye Cumhuriyetine kuruluşundan bu güne, en çok itibar eden ve olumlu paralel gelişmeler gösteren gurup, Yahudi dostlarımız olmuştur.  

osmanlıdan beri dost yahudiler

Yahudiler neden dustumuz ?

Binlerce yıl AYNI coğrafyada yaşadığımız, aralarında Kanuni Sultan Süleyman kuzeni, Kerim Han ile Kırım yarım adasında yaşayan ‘’Türk Karaim’’ yahudiliği dahil, haklarında pek fazla bir şey bilmediğimiz Yahudilik !  

 

Müslüman Araplarla doğrudan kuzen İsrailoğulları dünyaya Tek tanrılı inancı Semavi dinleri getirenlerin başındadırlar ve gene Bu nedendendir ki Akdeniz dünyasının hiçbir köşesi Yahudi tarihi Yahudi akidesi Yahudi medeniyeti olmadan Anlaşılamaz. Akdeniz dünyasını ve eski Medeni dünyanın merkezinde yer alan küçük Asya çok Erkenden İsrail oğullarının yerleştiği alanlardır.

 

Parayı ilk icad eden Anadolu Lidya krallığı kazılarında ortaya çıkan Sinagog veya Milet tiyatrosu'ndaki tahta sıralardan Birinin üzerinde Yahudi Simiona ait abone olduğunu gösteren bir kayıt ile biliyoruzki Büyük İskender kendi adıyla Mısır – İskenderiye’sini kurduğunda, şehirde başlıca üç Grup vardı. Eski mısırların torunları, sonra gelip yerleşen ve Yunanca konuşanlar ve anavatanları Filistin’den gelip yerleşen Yahudilerle, Yunanca ortak bir dil olsa da her biri kendi dillerini korudukları  bu 3 dönemde: Helenistik dönemde  Mısır'ı yöneten Paşa - General Vali Emaysu, Yahudi dini literatürünü Yunancaya çevirdi. Roma 2. mabet dönemi - milattan sonraki 70'lerde Filistin'de yaşayan tacir Yahudi kavmi, dört tarafa dağılmak zorunda kaldı.  Aslında bu dünyayı başkalarıyla paylaşma kavgası da bugüne kadar süre gelmiştir. İslam döneminde Yahudilik arasında çok önemli bir kültürel alışveriş görülür.  O kadar ki Horasani 12 yy başlarında telif ettiği kitabında, Halvaniyi tarif ederken Yahudilik dini ve medeniyeti dataylı olarak tarif eder.

 

Şüphesiz İslam medeniyetinin, antik Yunanlılardan yaptığı tercümeler ve onun üzerine ilave ettiği gelişmeler İbn-ü Sinalar, Raziler, İbn Rüşdler, doğrudan Yahudi tercümanlarca batıya aktarılmıştır. Endülüs medeniyetinden İslam'ı öğrenmesinde, büyük Birlik Roma İmparatorluğu'nun parçalanmasından ve Yahudilerin dört bir yere dağılmasından sonra ne ilginçtir ki bugün Yahudilerin en emin bir şekilde yaşadıkları ülke olan İngiltere'de aslında ilk Yahudi katliamı başlamıştır.

 

Bu Avrupa tarihi boyunca devam eder, Haçlı Seferleri başladığında ilk katledilenler Yahudiler ve el konan onların mallarıydı.  Aynı soydan çoğunluk Arap - İslam dünyasında Yahudilerle birlikte yaşam, istisnai olaylar dışında: Orta Çağda, 19 ve 20 yy tolerans ve gerçeği, Orta Asya'daki Göçebe atalarımızın kurduğu devlet nizamında daha fazla kendini göstermiş, Türk Selçuklu ve Osmanlı imparatorluklarında, Hiristiyanlarca dışlanan Yahudiler çok daha uygun şartlarda yaşamışlardır.

Bilhassa 15 yy itibaren belki ‘’Düşmanımın düşmanı dostumdur’’ düşüncesiyle, Osmanlı Türkiye'si Avrupa'dan göç eden Yahudilere karşı büyük bir yakınlık duymuştur. 1492 Endülüs Emevi son kalesi Granada düştüğünde, bağnaz İspanya, Müslümanlar gibi Yahudileri de İberya yarım adasından dışarı atmaya başladı.

 

Kökü: Bugünün Fas’ı – 860 yıl İberya yarımadasını işgal etmiş MORACCO adından gelen Moranos veya Moriskos’lar denen, Yahudilerin gizlice dinlerini korurken İspanyadan kaçıp İtalya ve Kuzey Afrika'daki Osmanlı himayesi sürecinde – ağırlıklı olarak Cezayir’de hayatlarını devam ettirirken, İstanbul, Selanik, Saray Bosna ve en önemli Türk Rumeli metropollerine yerleşip, Avrupadada Yahudiliği geliştirdiler.

12 yüzyıl sonunda, Bizans dönemi İstanbul ve imparatorluğun diğer şehirlerindaki Yahudi cemaatlerinin durumunu, Avrupa'dan kalkıp gelmiş Yahudi Seyyah Bünyamin ‘Romanyot’ denen grubun yaşamı problemlerini ile tarif ediyor.

15 yy, önce Portekiz sonra  İspanyadan sürgün edilen SAFARAD - sefere zorlanan, İstanbul, İzmir ve Selanik civarındaki şehirler, Yahudi gruplar, bir anda sadece İstanbul'da 50'den fazla Kaan - Yahudi cemaati ve Sinagog ortaya çıktı.   İstanbul – haliç rıhtım yanı Perşembe pazarına İberya yarım adasından kovulan Müslüman Araplar,  Eminönü Bahçe kapı başta olmak üzere, Kuzguncuk ve Ortaköy'de ise Yahudiler yerleştirildi.  Hiristiyanlıktaki gibi kilise veya bir Ruhban sınıfı olmadan, sünnet – oruç dahil islamiyetle aynı paralelde Yahudiler, benzer şeriatı meseleleri ‘’felsefi, hukuki imana uygun’’ şekilde mütala eder, tartışır hukuk adamları, Cemaatin yaşayışını ona göre ayarlarlar gelenlerin sorularına aydınlatmakla görevli idiler.

Bu görevliler sorulan her soruya cevap - fetva vermekle yükümlü olup, Osmanlı İmparatorluğunde Müslümanlar için örgütlenmede din görevlisi - bürokrasi yarattıysa, Yahudilikte de bunun devamına dikkat etmiştir.  Her ne kadar Hristiyan Ulu görevlisi ruhani gibi bir mevkiye sahip olmasalarda, protokol bakımdan Osmanlı yahudilerini temsil eder, vilayetlerde Hahambaşları Rumeli'den, Mezopotamya – hatta Nil kıyılarına kadar yahudilerini temsilen her törende bulunurlardı.

Osmanlı Latince konuştuğundan bugün LADİNO veya Safarad dediğimiz, İspanya ve Portekiz'den gelen bu cemaatleri çok iyi diploması ve ticareti bildiklerinden memnuniyetle kabul etti. Avrupa'yı tanıdıkları için ve fevkalade iyi müşavere kaabiliyetlerinden dolayı, dış ilişkilerimizi teslim ettiğimiz bu cemaat keza hekimlik ve bankacılık işlemlerinde başarılıydılar.  Matbaayı bile bizden yüzyıllarca önce geliştirip, bastırdıkları ders kitaplarında özellikle ilkokul düzeyinde dil eğitimine dikkat ediyorlardı.

19 yüz yıla kadar yahudilik dini tamamen Mahalle ev ve Sinagog - havra düzeyinde osmanlıya dost halinde devam ederken, Fransa Paris'te aksiyon Fransız, Katolik aşırı milliyetçi ve ırkçı akım ortaya çıkıp, Yahudi bir subay casuslukla (daha sonra öyle olmadığı anlaşıldı) suçlanınca, avrupada Yahudi düşmanlığı artmış, çoğu hiristiyan ülkelerinde Yahudilerle entegre olmayı savunan teoriler yerle bir olmuştu. Geçen asrın başında, Avusturya – Macar imparatorluğunda bir gazeteci aksiyon Fransız benzeri düşüncelere saplanmış ve Yahudilerin kendi yurtları olmadan huzura kavuşamayacaklarını dünyanın da yahudiliği kabul edemeyeceğini ilan ederek Siyonizm fikri ile İsrail'i kurmayı amaçlıyordu.

Alman yahudisi Teodore Herslev ve diğer entelektüel arkadaşları, bu Amerika'da hatta Uganda da kurmak için proje geliştirirken, çok daha baskılı ve zor bir hayat yaşayan, hakikaten zulüm gören çocuklarının yüksek tahsil yapma hakkı olmayan Rusya Yahudileri Filistin'de Arapların yaşadığı - İbranice konuşulan yerde bir İsrail kurmak istiyorlardı.  

Bu durum aslında, orta avrupa'dakiler için de söz konusuydu. Bilhassa İslam tarihine büyük hizmeti olan, deri tüccarı Adolf oğlu Ignace Isaac Jehuda gibi bir bilginin Macaristan Budapeşte'deki üniversiteye tayin edilmemesi üzerine başlayan olaylar, Osmanlı topraklarına yayıldı. Geleneksel LADİNO – Latin İspanyolca yerine okullar Fransızca yanında Türkçe eğitime de önem verildi. Osmanlı yahudiliği Mezopotamya'da Aramca - hatta Kürtçe, Irak Suriye ve Filistin'de Arapça ile konuşurken, 19. Yüzyıl Rusya gibi baskı gören Doğu Polonya'dan göç eden ve aslında Batı Almanya ve Kuzey Fransa'da Orta Çağ'da Ren nehri boyunca yerleşim yerleri kuran Yahudi yerleşimcilerini ifade eder ‘’Aşkenazi’’ yani Almanyalı denen Yahudiler 19 yüzyılda Osmanlı imparatorluğuna gelmeye başladılar.

İkinci Meşrutiyet ‘’İttihat ve Terakki’’ Aydınlanma gurubunda yahudi çoktur ve ikinci Abdülhamid'in istifa edip yerine gelen ‘’ittihatçı’’ padişah için ‘’hayırlı olsun’’ töreninde, ilk kez bir fermanla tayin edilen Osmanlı İmparatorluğu Hahambaşısı 1912 Balkan harbinde, Edirnede Bulgar ordusuna karşı Türk makamlarıyla işbirliğine devam etmesi, tıpkı Yahudiliğin en Büyük kültür merkezi Bahçesaray, Kırım Savaşı'nda, Rumeli bozgununda ve 1912 Selanik'e giren Yunan ordusunun kalabalık Yahudi kitlesini katletmesiyle, Osmanlının kaybettiği topraklardan, Müslümanlarla birlikte Yahudi Komşuları da Genellikle İstanbul’a göç etti.

Farklı dil ve köklerden gelen Yahudi gruplar, kendini mesih ilan eden Sebatay dahil, büyük mezhepsel farklılıklarından dolayı kendi aralarında pek iyi geçinemezlersede, Osmanlı tarafından KORUNAN cemaat idi.   1. Cihan harbi ile yeniden şekillenen dünyada kendini toparlamaya başlayan Yahudi cemaati, Lozan anlaşması sonrası laikliği ve Medeni Kanunu kabul ederek, Türkiye'de ayrı bir statü istemediklerini ilan etmişlerdir.

Hala kimler tarafından ne maksatla - nasıl ? tertiplendiği muamma, 1935 Edirne ve Kırklareli olayları  antisemik gibi İsrail'deki Türk tarihçisi - uzman Alien Levi bunu Almanya'nın kışkırtmasına bağlıyor ve ‘’olaylardan çok rahatsız olan Atatürk ilk kez karşı karşıya geldiği İsmet İnönü’yü başbakanlık  görevinden almak zorunda kaldı’’ diyordu. 2. Dünya savaşının zor yılları içinde iktisadi vaziyetini de düzeltemeyen Yahudi cemaati, aslında belki pek siyonist temellerle olmasa da zorlaşan hayat şartları ve Yeniden Türk Alman işbirliği korkusuyla, İsrail'e göç etmiştir.

İsrail'de bugün Türk adetlerini en çok koruyan ve Türkiye'nin çoğu uluslararası problemlerinde en çok destek olan grup, Türkiye Yahudileridir.  Buradan göç edenlerdir özellikle 1960 sonrası iktisadi gelişmede, aslında tıpkı 15. Yy – İspanyadan Ladino – Safaradları, 19. Yy başlarında Rusya ve Doğu Avrupadan gelen Eşkanazileri kucaklayan Osmanlı gibi,  Yahudi cemaati hem tahsil hemde ekonomi bakımından, Müslüman Türkiye Cumhuriyetine kuruluşundan bu güne, en çok itibar eden ve olumlu paralel gelişmeler gösteren gurup, Yahudi dostlarımız olmuştur.

 

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort