KİMİNLE  DANS  ETTİĞİMİZİ UNUTMAYALIM İspanya ve Portekiz, Sömürgecilik tarihine en hızlı başlayan ülkelerdi. Kraliyet aileleri, Dünyada soyulacak yeni yerler bulsun diye, Akdenizin en profesyonel soyguncu korsan gemicilerini bulup görevlendirdiler.  15. Asrın sonuna doğru, katı katolik Hristiyanlığın yönettiği Ispanya ve Portekiz kralları, profesyonel korsan gemicileri denizlere saldı.  Asya kıtası,  o dönemin en zengin ülkeleriydi.  Avrupa ise, açlık ve cahillikle boğuşuyordu. Gemiciler Asya'ya yöneldiler. Afrika'nın güneyinden Hindistan'a doğru yol aldılar.  Kristof Colomb ise, Hindistan'a gidiyorum diye, yanlışlıkla Güney Amerika'ya vardı.  Colomb ve sonraki gruplar, Güney ve Orta Amerika topraklarında sınırsız soygunlar ve katliamlar yaparak, bölgenin altınını Avrupa'ya taşımaya başladılar. Bunlar ve sonraki tüm keşifciler, bu hazineleri sahiplerinin elinden zorla aldılar. Sahiplerinin çok büyük bir kısmını, yani on milyonlarca insanı da hunharca katlettiler.  Bu yolla Avrupalıların bir kaç asırda katlettiği  insan sayısı, Asya ve Afrika tarihinin binlerce yılda, savaşırken öldürdüğü insan sayısından çok fazladır.  Ama buna rağmen Colomb ve diğerleri, Batı dünyasında kutsal insan sayılıyor. Kiminle dans ettiğinizi iyi anlayın. Diğer denizci gemi korsanı, Vasgo de Gama 1502 yılında, Ümit burnu  kenarından Hindistana giderken, yolda Müslüman gemicilere rastlar.  Kalküta yakınlarında karşılaştığı Müslüman donanmasını mağlüp eder ve 800 kadar Müslüman denizciyi esir alır.  Bölgeye korku salıp yerel halkı daha iyi soyabilmek için, Vasgo de Gama bu esirlerin tamamının kulak, burun ve ellerini keserek sahile çıkarmış ve bir güç gösterisi olarak kıyıdaki kabile reislerine göndermiştir. Bu soygun keşiflerinin en önemli amacı, keşfettikleri yerlerin tüm değerli varlıklarına el koymak ve Portekiz ve İspanya'ya bağlamaktı. Yani Ispanya ve Portekiz, kilise ve kraliyet yönetimlerinin soygun siyasetiyle kısa zamanda  çok zengin oldular. Ancak, Avrupa'da bu kolay zenginleşmeyi gören ve pusuda bekleyen daha büyük soyguncular vardı. Ingiltere ve Hollanda uzun mücadelenin ardından, İspanya ve Portekiz'in deniz hakimiyetine son verdi. Sömürgelerini tek tek ele geçirdi.  Önce Portekiz, sonra da İspanya gerilemeye başladı. Artık yeni sömürgeciler, yeni soyguncular, İngiltere, Hollanda, Fransa ve Italya olmuştu. Ve nihayet hepsinin birleşiminden meydana gelen ABD, hepsini geçerek tarihin en büyük soyguncusu, tefecisi, işgalcisi oldu. Dünyayı çok yönlü istila edip kana, açlığa sürüklemeye devam ediyor.  80 yıldır sopa göstererek, Ermeni meselesini bahane edip Türkiye'den trilyon dolarlık imtiyazlar, tavizler elde ettiler.  Aynı zamanda, çok sevdiklerini söyledikleri Ermenilerin ülkesinin de kalkınmasını engellemek için herşeyi yaptılar. Ermenistanı, Asya'nın en yoksul ülkelerinden biri haline getirdiler. Bu Ermeni soykırımı siyasetinden Ermeniler çok zarar gördü, Türkler çok zarar gördü. Ancak ABD ve diğer emperyalist soyguncular, 75 yıldır bizim ve Ermenilerin sırtından zengin oldu. Ve şu anda ülkemizde mantar gibi çoğalan ve tamamı, ülke, devlet, rejim, Atatürk ve Türk ve Türkçe aleyhinde faaliyet gösteren tüm parti, cemaat, tarikat, silahlı örgüt ve kitle örgütlerini Abd, İsrail ve İngiltere'nin kurup yönettiğini bilelim. Bunlar, yıllardır tek taraflı olarak bizimle aralıksız savaşmaktadırlar.