Devletin parası deniz, yemeyen domuz.. misali Tayyib Erdoğan, Birleşmiş Milletler genel kurulunda konuşmak üzere dün New York'a gittiğinde, aynı uçakla seyehat edip, arka kapıdan çıkıp protokol başına geçen - Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı tarafından karşılandı derken, halkın ''Ne sıfatla gitti ?, neden kafiledeydi ?'' diye haklı olarak sorgulağı  - evladı Bilal oğlan ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanının da, aynı gezide - New York'ta olduğu anlaşıldı. Meğer onlar da Birleşmiş Milletlerin etkinliği için DELEGE sıfatıyla olsa gerek New York'ta ! idiler. Toplamda 6 bakan - yardımcıları, danışmanları, Belediye Başkanlığı heyetleri … ile en az birkaç yüz civarında AKePe yöneticisi şuan Birleşmiş Milletlerde Tayyib Erdoğan’ın birkaç dakikalık ‘’Türkçe’’ yapacağı konuşmayı dinlemek için ‘’bizim paramızla’’ UTANMADAN - 6 gün boyunca New York’ta kalacaklar. Dünyada başka hiçbir ülkenin siyasetçileri bürokratları, hatta gazetecileri devlet - belediye olanaklarıyla yani milletin parasıyla bu kadar AHLAKSIZCA çok gezmez gezemez. Çinde hatıra fotoğrafı olmayan neredeyse bir tane bakan ya da milletvekili yoktur, neredeyse hepsi en az birer defa mutlaka Çin’e gitmiştir. Millet Meclisinde iş yapsınlar diye - Maaşlarını verdiğimiz vekilleri – bakanlar dışında, valilerde habire Çin'e gezmeye gidiyorlar.  Örnek olarak şu an Hz. Google da yayında fotoğrafı olan Antalya valisi bile gitmiş, geleneksel Çin kıyafetleri giymiş - İmparator gibi altın varaklı tahtaki fotoğrafını, kendi sosyal medya hesabından yayınlayıp ne demek istediyse ‘’Çin'i selamların hepinizi Antalya'ya davet eediyorum !’’ diye yazmış. Türkiye Cumhuriyeti Devleti artık ‘’Dünyanın en büyük Turizm seyahat şirketi’’ olarak kayıtlara geçerken, en çarpık örnekler çoğaltılabilir.  Mesala Tayyib Erdoğan, Başbakanlık döneminde  110'dan fazla - farklı ülkeye yaklaşık 500'den fazla defa gitti.  Sadece belki ABD vatandaşı olan torunlarınıda göremek için olsa gerek 20 defa gidişi tıpkı, 32 Afrika ülkesine 53 defa gitmesi gibi toplamda ‘’başbakanlığı döneminde yaptığı ‘’305 defa’’ yurt dışına seyahatlerini ‘ismi bir Yolculuk kitabı’ olan 460 sayfalık - Evliya Çelebi gibi bir Seyahatnamesi bile var.   Keza: Cumhurbaşkanı seçildikten sonra Tayyib Erdoğan ‘’84 farklı ülkeye 1.994 defa’’ gitti. Gezdiği mesafeler başbakanlığı döneminde 72 , cumhurbaşkanlığınıda ilave edersek dünyanın etrafını 172 defa turlamış.  Keza Dindar denen badem bıyık önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bizim paralarımızla ‘’7 yıllık görevi süresinde 72 ayrı ülkeye 114 defa’’ gitti.  Öyleki New York Central Park'ta yürüdü, sokak ramına portresini çizdirdi, Afrika - Gabon Sahillerinde çıplak ayakla dolaştı, balıkçılarla sohbet etti, Kenya'da safariye bile çıktı. Hz. Google’a girin, hangi Türk Belediye Başkanı Küba'ya gitti ? diye yazın, nerdeyse gitmeyen: belediye başkanı, yüksek yargı organları, valiler, rektörler, Milli Eğitim - sağlık müdürleri yok gibi.  Yandaş muhtarları bile İspanya'ya biz halkın parasıyla gezmeye götüren AKePe döneminde Büyük Millet Meclisi'nde dostluk grupları diye milletvekilleri 147 ülkeyle dostluk kurmuş - haritada yerini bulamayacağınız Okyanusya’ya bile seyehat etmişler. Daha geçenlerde, mesela meclis başkanı parasını biz – halkın verdiği devletin özel uçağıyla Meksika'ya gitti ve ordanda hazır gelmişken Küba'ya geçti. Diyanet İşleri Kılıçlı başkanı ise sadece 7 yılda ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, Danimarka, İspanya, İsveç, Jamaika’ya gitmiş.  Bu ülkede, kamuda tasarruf denirken ‘’Eğer çok okumak istiyorlarsa parasını ödeyip dolmuşa binsinler’’ dedikleri köy okullarının ücretsiz servisleri kaldırılırken, HAYASIZCA - 42 farklı ülkeye giden - üstelik bazılarına 100'den fazla defa gitmiş. Özetler: görev süresi 7 yılın neredeyse bir yılını yurt dışında geçirmiş kişi ancak, tüm bu masrafları veren biz – halka ihanet eden HIYANET işleri başkanı olabilir. Tuvalet temizliğine müstahdem – bütçe vermedikleri için devlet okullarında çocukların sınıfları idrar kokarken, kendileri AHLAKSIZCA milletin parasıyla New York'ta lüksün Mabedi sayılan otellerde kalıyorlarsa, bunların inandığı Tanrıya halkın şüphe ile yaklaşımı artık doğal sayılmalı…   Siz SZ olun paralarınızın nereye gittiğini SORGULAYIN, aksi halde ünlü TRabzon (illaki) Araklı'lı Ali Osman'ın ''Kriz yoktur, ancak yöneticisini şımartan  KERİZ çoktur' dediği gibi, maaşını verdiklerimiz, tepemizden inmez...