Antalya otele gelen bayan izmir gecelik bayan arkadaş pet shop Kayseri dul bayan

Mersin escort Bodrum escort Bursa escort

Tuzla russian escort Alanya russian escort Kayseri russian escort Antalya russian escort Diyarbakır russian escort Anadolu yakası russian escort Adana russian escort Ataşehir russian escort Şirinevler russian escort Beylikdüzü russian escort Halkalı russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Samsun russian escort Avcılar russian escort Pendik russian escort Beylikdüzü russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Mersin russian escort Avrupa yakası russian escort Kocaeli russian escort Bodrum russian escort Bakırköy russian escort Kadıköy russian escort İzmir russian escort bayan Beşiktaş russian escort Eskişehir russian escort Bursa russian escort Şişli russian escort Şişli russian escort russian escort İzmir Gaziantep russian escort Ankara russian escort Denizli russian escort Samsun escort kızlar Malatya russian escort İzmir russian escorts Samsun russian escort

Guymak
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Miralay Osman Çavuşoğlu
Köşe Yazarı
Miralay Osman Çavuşoğlu
 

bor denince akla gelenler ...

      “Geçenlerde Ankara’da toplanan Bor Çalıştayında dönemin Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez övünerek Türkiye’nin 2021 yılında 2,5 milyon ton BOR madeni ihraç ettiğini, karşılığında da 1 milyar dolar gelir elde ettiğini açıkladı.    Esasında bakanın öğündüğü rakam, Türkiye’nin ne denli büyük ölçüde yağmalandığı ve sömürüldüğünü gösteriyor. Bu rakam öğünme değil utanç vesilesidir. Şöyle ki; Türkiye dünya bor madeni rezervlerinin yüzde 72’sine sahip.  Bu rezervler bugünkü talep yapısıyla dünyanın 500 yıllık ihtilacını karşılayabilecek düzeyde.    Ancak madenleri işlemeyi bir kenara bıkakıp hammadde olarak ihraç edince, Afrika ülkelerinden beter bir sömürü ortaya çıkıyor. Bugün Türkiye, BOR madenini tonu 384 dolardan satıyor.  Bor madenin işlenmesi sonucu, 175 civarında uç ürün elde ediliyor.    Bizim tonu 384 dolardan sattığımız bor madeni işlendiğinde, lazer  teknolojisinde kullanılan kristalin borun tonu tam  13 bin kat değer kazanarak 5 milyon dolara; askeri alanda kullanılan amorf borun tonu tam 5 bin kat değer kazanarak tonu 2 milyon dolara, biraz daha düşük teknolojili ürünlere gelirsek, bor triklorür 63 bin dolara, bildiğiniz cam elyafı sodyum bor hidrürün tonu 46 bin dolara satılıyor.    Esas bir lityum var ki, müthiş önemli ve stratejik bir ürün, Tonu tam 137 bin dolar.  Bor madeni ve elde edilen uç ürünler, uzay teknolojisi, silah sanayi, enerji üretimi ve depolanması gibi alanlarda stratejik öneme sahip.     GÜNEŞ ENERJİSİNİ BOR İLE DEPOLAMAK MÜMKÜN  Bugün dünyada yenilenebilir enerji üretiminde, özellikle güneş enerjisi ile elektrik üretiminde çok büyük yol alındı. Esas sorun, güneşten elektriği üretmekte değil, üretilen enerjiyi depolamakta. Ham bor madeninin atıklarından elde edilen bir ürün var, Lityum.     Şu anda pil ve elektrikli araçların akülerinde kullanılıyor.  Bu teknoloji giderek daha gelişecek ve güneşten elde ettiğiniz enerjiyi, çok daha küçük ve çok daha hafif olarak akülerde, pillerde depolayabileceksiniz. Gece vakti de, üstelik herhangi bir iletim ve dağıtım ağına da bağlı kalmadan, otomobillerde, trenlerde, uçaklarda, gemilerde, evlerde, sanayide güneşten elde ettiğiniz yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanabileceksiniz. Dünyanın en zengin insanlarından Elon Musk’ ın sık sık Türkiye’yi ziyaret etmesinin nedeni, Türkiye’nin dünya bor madeni rezervlerinin  yüzde 72’ sine sahip olması.   DIŞ BORÇLARIN 14 KATI, MİLLİ GELİRİN 8 KATI DAHA FAZLA Türkiye 1 ton bor madenini 384 dolara satıyor. Karşılığında sadece 150 gram işlenmiş bor uç ürünü ithal edebiliyor. Türkiye’nin sattığı BOR’ u işleyip alanlar, aynı ürünü Türkiye’ye 7 bin kat daha fazla değerle satıyor. Türkiye, büyük emperyalist devletlerin kumpasında borç batağında debeleniyor.    Emperyalistlerin kuklası karşı devrimci yobazların marifeti ile akıl ve bilimden uzak kindar Arap kültürü eğitimi ile her geçen gün çağdaş dünyadan, bilimden, teknolojiden uzaklaşıyor.   Sadece bu sene ihraç ettiğimiz 1 milyar dolar değerindeki 2.5 milyon tonluk bor madenini işleyip satabilecek beceri ve teknolojiye sahip olsaydık, bir yıllık kazancımız tam 6 trilyon 250 milyar dolar olacaktı. Türkiye’nin 500 yıl boyunca sürecek böyle bir potansiyeli var. Ama emperyalizmin tutsağı olmuş karşı devrimcilerin elinde ağır bir sömürü altındayız.    Türkiye’nin toplam dış borcunun 450 milyar dolar olduğunu, Türkiye’nin bir yıllık milli gelirinin 700 milyar dolar olduğunu hatırlarsak, ne kadar büyük bir değerden bahsettiğimiz ortaya çıkar.     ÇÖZÜM ATATÜRK’ te ! Bu sömürü düzeninden çıkış yolu belli. Türkiye’de tüm madenlerin ham olarak ihraç edilmesi yasaklanmalıdır.  Bütün maden arama ve işleme ruhsatları iptal edilecektir. Atatürk döneminde olduğu gibi, madenlerin araması MTA’nın, işlenmesi  Etibank’ın tekelinde olacaktır. Maden işleme teknolojisine sahip yerli ve yabancı şirketler, ancak MTA ve Etibank’la adil şartlarda ortaklık kurabilecektir.    Bütün doğal kaynaklarımızda olduğu gibi, madenlerimiz de üç beş kişinin değil, tüm Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının müşterek malıdır, buradan elde edilecek gelir bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına aittir ve madenlerden elde edilecek gelir hem Türkiye’nin kalkınmasına hem de bütün yurttaşlarımıza eşit olarak dağıtılmalıdır.   Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözlerini unutmamalıyız: “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.” Ekonomik bağımsızlık sağlanamazsa, tam bağımsızlık da sağlanamaz.    Bilimde, teknolojide ilerlemek ve en önemli hedefimizdir. Geleceğimizi kendimiz mi şekillendireceğiz, yoksa emperyalist güçlere ve onların yerli işbirlikçilerine boyun mu eğeceğiz ?   Bu soruya Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği cevap nettir.  “Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden rahat yaşama yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş toplumlar, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini kaybetmeye mahkumdur.”      BAZI BOR UÇ ÜRÜNERİNİN TON BAŞINA SATIŞ FİYATI.(ABD DOLARI) Kristalin bor(lazer teknolojisinde)     5.000.000 Amorf bor(askeri sahada)                 2.000.000 Bor Triklorür                                           63.422  Sodyum Bor Hidrür                               46.500 Ferrobor                                                   10.233  Bakır Metaborat                                       8.849  Sodyum Fluoborat                                   6.748  Amonyum Pentaborat                             3.340  Sodyum Pentaborat                                 2.610  Çinko Borat                                               2.538   Bilgilerinize

bor denince akla gelenler ...

 
 
 
“Geçenlerde Ankara’da toplanan Bor Çalıştayında dönemin Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez övünerek Türkiye’nin 2021 yılında 2,5 milyon ton BOR madeni ihraç ettiğini, karşılığında da 1 milyar dolar gelir elde ettiğini açıkladı. 
 
Esasında bakanın öğündüğü rakam, Türkiye’nin ne denli büyük ölçüde yağmalandığı ve sömürüldüğünü gösteriyor. Bu rakam öğünme değil utanç vesilesidir. Şöyle ki; Türkiye dünya bor madeni rezervlerinin yüzde 72’sine sahip.  Bu rezervler bugünkü talep yapısıyla dünyanın 500 yıllık ihtilacını karşılayabilecek düzeyde. 
 
Ancak madenleri işlemeyi bir kenara bıkakıp hammadde olarak ihraç edince, Afrika ülkelerinden beter bir sömürü ortaya çıkıyor. Bugün Türkiye, BOR madenini tonu 384 dolardan satıyor.  Bor madenin işlenmesi sonucu, 175 civarında uç ürün elde ediliyor. 
 
Bizim tonu 384 dolardan sattığımız bor madeni işlendiğinde, lazer  teknolojisinde kullanılan kristalin borun tonu tam 
13 bin kat değer kazanarak 5 milyon dolara; askeri alanda kullanılan amorf borun tonu tam 5 bin kat değer kazanarak tonu 2 milyon dolara, biraz daha düşük teknolojili ürünlere gelirsek, bor triklorür 63 bin dolara, bildiğiniz cam elyafı sodyum bor hidrürün tonu 46 bin dolara satılıyor. 
 
Esas bir lityum var ki, müthiş önemli ve stratejik bir ürün, Tonu tam 137 bin dolar.  Bor madeni ve elde edilen uç ürünler, uzay teknolojisi, silah sanayi, enerji üretimi ve depolanması gibi alanlarda stratejik öneme sahip.
 
 
GÜNEŞ ENERJİSİNİ BOR İLE DEPOLAMAK MÜMKÜN 
Bugün dünyada yenilenebilir enerji üretiminde, özellikle güneş enerjisi ile elektrik üretiminde çok büyük yol alındı. Esas sorun, güneşten elektriği üretmekte değil, üretilen enerjiyi depolamakta. Ham bor madeninin atıklarından elde edilen bir ürün var, Lityum.  
 
Şu anda pil ve elektrikli araçların akülerinde kullanılıyor. 
Bu teknoloji giderek daha gelişecek ve güneşten elde ettiğiniz enerjiyi, çok daha küçük ve çok daha hafif olarak akülerde, pillerde depolayabileceksiniz. Gece vakti de, üstelik herhangi bir iletim ve dağıtım ağına da bağlı kalmadan, otomobillerde, trenlerde, uçaklarda, gemilerde, evlerde, sanayide güneşten elde ettiğiniz yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanabileceksiniz. Dünyanın en zengin insanlarından Elon Musk’ ın sık sık Türkiye’yi ziyaret etmesinin nedeni, Türkiye’nin dünya bor madeni rezervlerinin 
yüzde 72’ sine sahip olması.
 
DIŞ BORÇLARIN 14 KATI, MİLLİ GELİRİN 8 KATI DAHA FAZLA
Türkiye 1 ton bor madenini 384 dolara satıyor. Karşılığında sadece 150 gram işlenmiş bor uç ürünü ithal edebiliyor. Türkiye’nin sattığı BOR’ u işleyip alanlar, aynı ürünü Türkiye’ye 7 bin kat daha fazla değerle satıyor. Türkiye, büyük emperyalist devletlerin kumpasında borç batağında debeleniyor. 
 
Emperyalistlerin kuklası karşı devrimci yobazların marifeti ile akıl ve bilimden uzak kindar Arap kültürü eğitimi ile her geçen gün çağdaş dünyadan, bilimden, teknolojiden uzaklaşıyor.
 
Sadece bu sene ihraç ettiğimiz 1 milyar dolar değerindeki 2.5 milyon tonluk bor madenini işleyip satabilecek beceri ve teknolojiye sahip olsaydık, bir yıllık kazancımız tam 6 trilyon 250 milyar dolar olacaktı. Türkiye’nin 500 yıl boyunca sürecek böyle bir potansiyeli var. Ama emperyalizmin tutsağı olmuş karşı devrimcilerin elinde ağır bir sömürü altındayız. 
 
Türkiye’nin toplam dış borcunun 450 milyar dolar olduğunu, Türkiye’nin bir yıllık milli gelirinin 700 milyar dolar olduğunu hatırlarsak, ne kadar büyük bir değerden bahsettiğimiz ortaya çıkar.  
 
ÇÖZÜM ATATÜRK’ te !
Bu sömürü düzeninden çıkış yolu belli. Türkiye’de tüm madenlerin ham olarak ihraç edilmesi yasaklanmalıdır.  Bütün maden arama ve işleme ruhsatları iptal edilecektir. Atatürk döneminde olduğu gibi, madenlerin araması MTA’nın, işlenmesi  Etibank’ın tekelinde olacaktır. Maden işleme teknolojisine sahip yerli ve yabancı şirketler, ancak MTA ve Etibank’la adil şartlarda ortaklık kurabilecektir. 
 
Bütün doğal kaynaklarımızda olduğu gibi, madenlerimiz de üç beş kişinin değil, tüm Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının müşterek malıdır, buradan elde edilecek gelir bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına aittir ve madenlerden elde edilecek gelir hem Türkiye’nin kalkınmasına hem de bütün yurttaşlarımıza eşit olarak dağıtılmalıdır.
 
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözlerini unutmamalıyız:
“Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.” Ekonomik bağımsızlık sağlanamazsa, tam bağımsızlık da sağlanamaz. 
 
Bilimde, teknolojide ilerlemek ve en önemli hedefimizdir. Geleceğimizi kendimiz mi şekillendireceğiz, yoksa emperyalist güçlere ve onların yerli işbirlikçilerine boyun mu eğeceğiz ?
 
Bu soruya Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği cevap nettir. 
“Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden rahat yaşama yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş toplumlar, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini kaybetmeye mahkumdur.”   
 
BAZI BOR UÇ ÜRÜNERİNİN TON BAŞINA SATIŞ FİYATI.(ABD DOLARI)
Kristalin bor(lazer teknolojisinde)     5.000.000
Amorf bor(askeri sahada)                 2.000.000
Bor Triklorür                                           63.422 
Sodyum Bor Hidrür                               46.500
Ferrobor                                                   10.233 
Bakır Metaborat                                       8.849 
Sodyum Fluoborat                                   6.748 
Amonyum Pentaborat                             3.340 
Sodyum Pentaborat                                 2.610 
Çinko Borat                                               2.538
 
Bilgilerinize
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort