Balık değil - yaşam kültürüdür.
MÖ 431 – 354 yılları arasında yaşamış Yunan filozof – tarihçi Ksenophon, daha sonra, Büyük İskender’in İran seferlerinde en önemli kaynak olarak kullandığı ‘’Anabasis - On Binler'in Dönüşü’’ eserinde, Pers prensi Kyros'un iktidarı ele geçirmek için ağabeyi II. Artakserkes'e karşı açtığı sefere katılan Atina ordusundaki 10.ooo askerin düşmanı kovalarken Anadolu içlerinde 4 yıl kayboldukları, sonunda Zigana Tepelerine vardıklarında ‘Talasa - Deniz’ diye haykırdıkları yere ‘Hamsiköy’ adını veren, 4.000 yıllık antik Helenistik çağ çömleklerin üstünde çizimleri bile olan Hamsi, Doğu Karadeniz’in en önemli gıda maddelerindendi.
Topkapı sarayında sergilenen kılıcına bile motifini işletmiş, dünya tarihini değiştiren 6 Kasım 1494 TRabzon doğumlu, Kanuni Sultan Süleyman çocukluk lezzetiyle Hamsi, Osmanlı mutfağına girmiş, ünlü seyyah Evliya Çelebi 1650 - Karadeniz gezi notlarında Hamsinin benimde çoğunu yediğim: kiremitte, tavada, ızgarada pişen halleri yanında, çorbası, böreği, ekmeği, plakisi, kurutulmuşu, salamurası, tuzlanmışı, yahnisi, tatlı üzümle yapılan pilavı… YÜZLERCE çeşitinin yapıldığını, hamsi tekneleri limana yaklaşınca Borozan öttürülür, herkes işi bırakıp limana koşar… diye anlatıyor.
Divan şairi - Halk Kültürü araştırmacısı eğitmen, mezarı İstanbul Edirnekapı Şehitliği'nde olan 4 Şubat 1885 Trabzon doğumlu Hamamizade İhsan bey 1928 yılında yazdığı ‘’hamsiname’’ gibi türkülerimiz, folklorümüzün parçası halk oyunları olan Hamsinin asıl adı ‘’Hamsiin’’ eski dönemlerde ikiye ayrılan kış mevsimi ‘’Erbain ve Hamsin’’ 21 Aralık - 31 Ocak arasına Erbain ‘’Zemheri’’ soğukları, 31 Ocak 21 Mart arasına kışın en sert - Hamsin döneminde beslenmek için sahillere yaklaşmasından gelir.
AKePe döneminde hamsinin başına gelenler:
Eskiden hamsi 18 cm kadar büyür olur, 14-15 cm olduğunda avlanırdı. Fakat AKP iktidara geldikten sonra boyu küçüldü, 9 cm yasal avlanabilir ölçü artık 6-7 cm düştü. Sürüler halinde dolaşan Hamsiler Ocak - Mart ayları arasında beslenmek için sahillere yaklaşan, gündüzleri 50-60 m derinde yüzer, geceleri karnını doyurmak için yüzeye yakın dolaşır, dere ağzı kıyılara yanaşır, çünkü mikroskobik boyuttaki planktonlar ile beslenir.
Sonbaharda ağaçlardan dökülen yapraklar, yerde yağmurla nemle çürür, ormanlardan süzülerek derelerle, denize taşınan planktonlar Hamsiyi besler. Ekosistemin kan dolaşımı, dere yatakları bozulduğunda, düzen sekteye uğrar - besin zinciri kopar. Arıcılık dahil, tarımı bu düzene bağlı Karadeniz diğer bölgelerde olduğu gibi, AKePe iktidara geldikten sonra derelerinin üstüne kurulan 250 Hidro Elektrik Santralleri - HES (ilaveten: 25 inşaatı devam eden, 138 projesi temel atma aşamasında) duvarları yüzünden, Normalde 15 cm 18 cm boyundaki hamsiler – son 20 yıldır, artık 6 – 7 cm büyüklüğünde.
Cahille uğraşmak deveye hendek atlatmaktan çok daha zordur.
Liyakat – insanlık yoksunu, paraya tapan KARACAHİL YOBAZ zihniyet neticesi, Ekosistem katili HES’ler sadece dereleri kurutmakla kalmıyor, aynı zamanda derelerin taşıdığı DOĞANIN DENGESİ - organik yükün denize ulaşmasını engelliyor, içindeki planktonlar azalınca, maalesef Hamsi yiyecek - beslenecek birşey bulamıyor.
Henüz devede kulak, 1800'den fazla verilmiş HES lisansı, ÜLKE TALANI planı doğrultusunda belliki paralı yollar, köprüler gibi yakında satışa çıkacak. Fakat: daha şimdiden Karadeniz'de doğanın dengesini altüst eden çılgın HES projeleri yüzünden, zorla yatağı değiştirilen derelerde yağmur suyu tsunami gibi hışımla Hamsinin yiyemeyeceği evleri, otomobilleri önüne katarak sürüklüyor.
Onun için siz siz olun, İlim – Bilim dışında, size: kişisel vicdan hürriyeti dinden ahkam kesen, ATALARI BELİRSİZ allah taciri – tümü deyyüs dölü, KUTSAL CUMHURİYET düşmanı – KARACAHİL yobazlardan, vebalı gibi UZAK DURUN.