“Yarbay Gökhan Ünyeli intihar mı etti, yoksa biz mi öldürdük ?”
Bu soru;
Yıl 2012’de…Yüzbaşı Nazlıgül Daştanoğlu’nun intiharı sonrası gazete manşetlerinde soruldu!
Yıl 2024…Yarbay Gökhan Ünyeli intiharı ile -hala- sorunun cevabı bulunmadı !. Toplum bu sorunun peşini neden kovalamaz?
“Bir YİĞİT ölmüş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin…” Yunus Emre
*
İntihar eden Yarbay Gökhan Ünyeli’den, TÜRK HALKINA İBRETLİK MEKTUP!
Sadece silahdaşlarını değil, vicdanı olan ve yüreği “önce vatan” diye atanları hüngür hüngür ağlattı.
*
Yarbay Gökhan Ünyeli’den silahtarlarına kahreden tembih “KOLLA KENDİNİ” dedi …KİMDEN ?, SÜ (asker) UYUR. DÜŞMAN UYUMAZ !
“Siz siz olun! Tüm harcamalarınızın dekontunu alın, saklayın. Bir cevapsız arama ile açığa alınabilirsiniz?” dedi…Sonra…Ayıkla pirincin taşını… İFTİRA İFTİRA…BAL GİBİ DE KURU İFTİRA!
*
Yarbay Gökhan ÜNYELİ’nin ibretlik veda mektubunda anlattıkları geleceğe ait kıymetli mektuptur.
Kıymeti; TSK’da neler oluyor gerçeğini kulaktan duymak, belli bir mesafeden görmek, masa başından ahkâm kesmek yerine onu bizzat yaşamış olmaktan gelen açık ara farktır.
*
15 Temmuz 2016 sonrasında TSK personeli;
TSK ‘ya sızmış –muhtemelen hala temizlenememiş -“Fetö artıkları” vatan hainleri ile, Üniformayı taşımayı hak etmeyen amirlerin astlarına uyguladığı “Senden şüpheleniyorum. Fetöcü olabilirsin” diyerek işyerinde dedikodu yayması ile mahiyetindeki astlarını ağır depresyona sürüklediği “Fetö mobbingi” ile, Eski eş, kıskanç sevgili ya da husumet içerisindeki akrabanın şantajı “İsteklerimi yapmazsan bak seni Fetöcüsün diye ihbar ederim ha…” diyen “delilsiz Fetö iftiraları” ile boğuşmaktadır.
*
ÇAMUR AT İZİ KALSIN !
2020 yılı basımlı TSK’da intihar eden bir kadın subayın iki gününü anlattığım TÜRBÜLANS isimli kitabımda “Su uyur … akar” dediğim için dönemin “MSB Bakanı Hulusi Akar”a hakaretten yargılanan emekli muvazzaf subay olarak şu an amacım; Kahraman Yarbay Gökhan ÜNYELİ’nin çığlığını duyururken -arada- kendi kitabımı tanıtmak -asla-değil.
Herkesin konuşmaktan tir tir titrediği bir dönemde devasa cesaretimle görev amaçlı kaleme aldığım ve geleceğe teslim ettiğim Türbülans’a karşıt grupların kitabımı okumadan, anlamadan ortaya koyacakları tepkisel yargılar konusunda ne kadar hazır olduğumu sansam da yandaş sandığım grupların Türbülans’a ateşten gömlekmiş tarzında tepkisel yaklaşımına hazırlıklı olmadığımı anladım.
Bunu anladıktan sonra, Türbülans Kitabımı yazmış olmaktan kendimle gurur duydum.
Dünya edebiyat literatüründe bir kitaba herhalde böyle bir devasa önyargı yoktur ki, Türbülans otuz beş bin adet satıldığı an “MSB Bakanı Hulusi Akar’a Hakaretten“ mahkeme davası açılması, Türbülans’a ilk olma ayrıcalığını da taşır.
*
Bir gazetecinin/yazarın görevi; TSK ‘da yaşanan intihar vakalarını acıklı bir haber olarak duyurmak olmamalı… Yazar; okurun zihnini türbülansa sokmalı…Zihinde sıçramalar yaratmalı. Olaylar arasında bağlantı kurmasını sağlamalıdır.
Bu sayede… Okurun zihni hipnoz edilmekten kurtarılacak düşünce üzerine düşünce üretecek kıvama gelecek ve artık şu soru cevaplanabilecektir “Yarbay Gökhan Ünyeli, Yüzbaşı Nazlıgül Daştanoğlu intihar mı etti? Biz mi öldürdük?”
*
ŞEHİTLER ÖLMEZ. VATAN BÖLÜNMEZ.
YARBAY GÖKHAN ÜNYELİLER ÖLMEZ.
YÜZBAŞI NAZLIGÜL DAŞTANOĞLULAR ÖLMEZ.
*
Aziz Silahdaşlarım !
Bayramınız kutlu…Aziz Ruhlarınız şad…Cennet mekanınız huzur dolu olsun…
Sevgi ve bilgiyle…
Yazar ve E. Mak. Müh Albay Öznur Yılmaz