Kuyunun dibindeki kurbağa gökyüzünü kuyunun ağzı kadar zanneder…
Çin Atasözü
Matematik aslında bir bilim dalı değildir ama bütün bilimlerin de babası sayılır. Bazı önermelerinin kanıtlanması çok zordur, hatta olanaksız olanları da vardır. Böyle durumlarda önermelerin tersinin yanlış olduğunu kanıtlama yoluna gider matematikçiler. Tersi yanlış olduğu kanıtlanan bir önermenin kendisinin doğru olduğu kanıtlanmış kabul edilir. Bizimle ne alakası var diyeceksiniz şimdi. Valla ben de bilmiyorum. Hani ünlü Rus oyun yazarı Anton Çehov’a göre bir oyunun ilk sahnesinin dekorunda evin/ofisin duvarında bir tüfek asılı duruyorsa oyunun sonraki sahnelerinden birinde mutlaka patlamalıdır, yoksa orada asılı olmamalıdır ya. O zaman devam edelim oyuna…
Tarihini kendi çocuklarına bizim kadar yanlış anlatan başka bir ülke var mıdır bilmiyorum, yok mudur onu da bilmiyorum. Ama özellikle Cumhuriyet Türkiyesi’nin çok yanlış anlattığını çok iyi biliyorum. Şimdi bu yanlışların içinde dolaşıp durmayacağız elbette…
Bu kadar yanlışın içinde Cumhuriyet Türkiyesi* Atatürk’ü bile çok yanlış anlattı O’nun çok güvendiği gençliğe. Çünkü o gençliğe hiç güvenmedi Cumhuriyet Türkiyesi…
Yok efendim Atatürk demiş ki “istikbal göklerdeymiş” Eee..! Ne olmuş istikbal göklerdeyse. Var efendim “hayatta en hakiki mürşit hurşitmiş” Yok yaa..! 50 yıllık öğrencilik hayatımda okul duvarlarında Gençliğe Hitabe’den çok o sözü gördüm. 50 yaşından sonra öğrendim ki, bilimin yüceliğini anlatırken çünkü ile açıklamak için söylemiş hurşudi mürşidi. Ama biz asıl söylediği şeye hiç bakmamış çünküde kalmışız…
Cumhuriyet Türkiye’sinin son 22 yılında yani onların deyimiyle Yeni Türkiye’de daha da yanlış anlatıldı Atatürk ve her şey…
Shakespeare diye bir İngiliz yoktur. O aslında 500 yıl önce Anadolu’da yaşayan bir müslüman olan Şeyh Pir’dir diyen bir geri zekalı profesörden tarih öğrendi ülkenin yarısı. O cahil profesör keşke yunan kazansaydı da demişti. Daha kötüsü de ondan tarih öğrenen birinin bu ülkede Cumhurbaşkanı olmasıydı. Biz de hala diploması var mı diye soruyoruz. Profesör olanı ne ki lisans diploması arıyoruz.
Ve o Cumhurbaşkanı sokaklarda günden güne artan hılafet ve şeriat gösterilerine destek veriyor şimdi…
Şimdi gelin girişte bahsettiğimiz matematik kuralını bir matematik kitabı da yazmış olan Atatürk’ü anlatmak için kullanalım. Yani duvarda asılan silahı patlatalım. Başarılarını, zaferlerini, dehasını anlatarak başaramadık onu anlatmayı. Hatalarını anlatarak belki daha iyi anlatabiliriz…
Atatürk taa işin başında çok büyük bir hata yaptı. 600 yıl “ey kullarım, buyruğumdur” diye başlayan fermanlarla yönetilen insanlara birdenbire “efendiler” diye hitap etmeye başladı. Ve ondan sonra bunu bir sürü hata izledi. Mesela nufüs sayımında bile sayılmayan kadınları seçmen sayımında saydı adam. Ne gerek vardı Paşam. Görüyorsun, 100 yılda anlayamadılar ve o yıllara geri dönmek istiyorlar şimdi…
Anlıyorum, ben yapacağımı yaptım, şimdi gelip kuyunun dininden de ben mi çıkartayım sizi diyorsun…
Sen de haklısın Paşam…
Tekerleri toprağa hiç değmeyen arazi araçlarıyla şehir içlerinde cirit atan kıroların ülkesine döndük. Gökyüzünü o kadar görebiliyoruz ancak. Maviyi de, özgürlüğü de….
______________________
* Atatürk sonrası Türkiye Cumhuriyeti