Antalya otele gelen bayan izmir gecelik bayan arkadaş pet shop Kayseri dul bayan

Mersin escort Bodrum escort Bursa escort

Tuzla russian escort Alanya russian escort Kayseri russian escort Antalya russian escort Diyarbakır russian escort Anadolu yakası russian escort Adana russian escort Ataşehir russian escort Şirinevler russian escort Beylikdüzü russian escort Halkalı russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Samsun russian escort Avcılar russian escort Pendik russian escort Beylikdüzü russian escort Maltepe russian escort Ümraniye russian escort Mersin russian escort Avrupa yakası russian escort Kocaeli russian escort Bodrum russian escort Bakırköy russian escort Kadıköy russian escort İzmir russian escort bayan Beşiktaş russian escort Eskişehir russian escort Bursa russian escort Şişli russian escort Şişli russian escort russian escort İzmir Gaziantep russian escort Ankara russian escort Denizli russian escort Samsun escort kızlar Malatya russian escort İzmir russian escorts Samsun russian escort

Guymak
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Davut HACIHASANOĞLU
Köşe Yazarı
Davut HACIHASANOĞLU
 

KAYBEDERKEN KAZANDIĞINI ZANNETMEK

        Kendi bahçesinde dal olamayanın biri girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor…                                Özdemir Asaf   Doğduğum tarla dolaylarında dolaşmaya devam ediyoruz. Geçen hafta insan aramıştık bu hafta altın arayacağız… Altın nasıl aranır onu bilmiyoruz ama. Üstelik nasıl çıkarılır nasıl işlenir onları da hiç bilmiyoruz. Biz sadece kuyumcu vitrininde görüyoruz onu. Parası olanlar da onu alıp parmaklarına kollarına boyunlarına takarak başkalarının gözüne sokuyor, bir onu biliyoruz. Başka hiçbir numarası yok. Bazıları da üstüne oturup sıçıyor ama biz ona karışmıyoruz. Çünkü adamın parası ve itibarı çok… Peki, kuyumcu vitrinine gelene kadar neleri yok ediyor altın. En son Erzincan’da gördük. Gördük ama anlamadık. Tekrar anlatalım. Dağlarımızı derelerimizi yaylalarımızı meralarımızı ormanlarımızı yok ediyor önce. Sonra da onu boynuna koluna takamayan, sadece kuyumcu vitrininde seyreden yoksul, emekçi insanlarımızı…   Peki nasıl oluyor bu işler, gelin biraz da ona bakalım.  Kendi ülkelerinde ağacın dalından çiçeğini koparamayanlar gidip başka ülkelerin ağaçlarını kopararak servetlerine servet katıyorlar. Diyeceksiniz ki başka ülkelerde niye o çok uluslu şirketlere kolaylık sağlanıyor? Her şeyi kendi ülkelerinde uyduramadıkları kılıflara uydururken bizler yardım ediyoruz onlara da ondan. Önce yok edecekleri yerlerde kalleş kahpe insanları buluyorlar. Onlara küçük küçük vaatlerle ve rüşverlerle halkın direncini kırmaya çalışıyorlar. Yasal izinleri de yasal olmayan belgelerle kılıfına uydurup imzalatıyorlar. O belgelere imza atanlar da her şeyi biliyorlar aslında. Biz de  imza attıranları biliyoruz ama biz seçtiğimiz için bilmemezlikten geliyoruz.  Bir de çıkarılan altınlardan ne kadar pay aldıklarını, nasıl paylaştıklarını bilmiyoruz..! Şimdi yok edilme sırası çocukluğumuzun geçtiği yaylalara gelmiş. Araklı’nın Erikli ve Bahçeçik yaylaları ve yıllar önce turizm merkezi ilan edilen Pazarcık mevkiini  de içine alan büyük bir alanda ormanları yok edecekler. Sadece ormanları mı? Bizim yazları soluklanma alanlarımız ile birlikte hayvanların da yaşam alanlarını yok edecekler. Niye? Ecnebiler zengin olsun ve bizim imzacıların kollarına da pahalı birer saat taksınlar diye. Ama bu kez olmayacak işte. Nasıl mı olmayacak? Nasıl olmayacaksa öyle olmayacak. Cahildir, çıkarcıdır, bananecidir ama kendi damarına basılınca aslan kesilir bizim yörenin insanı… Kendi ormanlarından çiçek koparamayanlara ormanlarımızı peşkeş çektirmeyeceğiz. Nefesimizi kestirmeyeceğiz… Nasıl olmayacaksa öyle olmayacak işte…

KAYBEDERKEN KAZANDIĞINI ZANNETMEK

 

 

 

 

Kendi bahçesinde dal olamayanın biri girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor…

                               Özdemir Asaf

 

Doğduğum tarla dolaylarında dolaşmaya devam ediyoruz. Geçen hafta insan aramıştık bu hafta altın arayacağız…

Altın nasıl aranır onu bilmiyoruz ama. Üstelik nasıl çıkarılır nasıl işlenir onları da hiç bilmiyoruz. Biz sadece kuyumcu vitrininde görüyoruz onu. Parası olanlar da onu alıp parmaklarına kollarına boyunlarına takarak başkalarının gözüne sokuyor, bir onu biliyoruz. Başka hiçbir numarası yok. Bazıları da üstüne oturup sıçıyor ama biz ona karışmıyoruz. Çünkü adamın parası ve itibarı çok…

Peki, kuyumcu vitrinine gelene kadar neleri yok ediyor altın. En son Erzincan’da gördük. Gördük ama anlamadık. Tekrar anlatalım. Dağlarımızı derelerimizi yaylalarımızı meralarımızı ormanlarımızı yok ediyor önce. Sonra da onu boynuna koluna takamayan, sadece kuyumcu vitrininde seyreden yoksul, emekçi insanlarımızı…

 

Peki nasıl oluyor bu işler, gelin biraz da ona bakalım. 

Kendi ülkelerinde ağacın dalından çiçeğini koparamayanlar gidip başka ülkelerin ağaçlarını kopararak servetlerine servet katıyorlar. Diyeceksiniz ki başka ülkelerde niye o çok uluslu şirketlere kolaylık sağlanıyor? Her şeyi kendi ülkelerinde uyduramadıkları kılıflara uydururken bizler yardım ediyoruz onlara da ondan. Önce yok edecekleri yerlerde kalleş kahpe insanları buluyorlar. Onlara küçük küçük vaatlerle ve rüşverlerle halkın direncini kırmaya çalışıyorlar. Yasal izinleri de yasal olmayan belgelerle kılıfına uydurup imzalatıyorlar. O belgelere imza atanlar da her şeyi biliyorlar aslında. Biz de  imza attıranları biliyoruz ama biz seçtiğimiz için bilmemezlikten geliyoruz.  Bir de çıkarılan altınlardan ne kadar pay aldıklarını, nasıl paylaştıklarını bilmiyoruz..!

Şimdi yok edilme sırası çocukluğumuzun geçtiği yaylalara gelmiş. Araklı’nın Erikli ve Bahçeçik yaylaları ve yıllar önce turizm merkezi ilan edilen Pazarcık mevkiini  de içine alan büyük bir alanda ormanları yok edecekler. Sadece ormanları mı? Bizim yazları soluklanma alanlarımız ile birlikte hayvanların da yaşam alanlarını yok edecekler. Niye? Ecnebiler zengin olsun ve bizim imzacıların kollarına da pahalı birer saat taksınlar diye. Ama bu kez olmayacak işte. Nasıl mı olmayacak? Nasıl olmayacaksa öyle olmayacak. Cahildir, çıkarcıdır, bananecidir ama kendi damarına basılınca aslan kesilir bizim yörenin insanı…

Kendi ormanlarından çiçek koparamayanlara ormanlarımızı peşkeş çektirmeyeceğiz. Nefesimizi kestirmeyeceğiz…

Nasıl olmayacaksa öyle olmayacak işte…

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort