Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısını 15 Aralıkta yapacak. Tartışmalar tartışmalar ve yine hayal kırıklığı yaratacağı kesin gibi görünüyor.
Elinizi vicdanlarınıza koyun. Asgari ücret bugünkü geçim şartlarında, bu pahalılığa ve enflasyona karşı en az net 40.000 TL olmalıdır.
Bu gün itibariyle ülkemizde, SGK'lı olarak çalışanların %50'den fazlasına yakını asgari ücretle çalıştırılmaktadır. Asgari ücret şu anda 17 bin iki lira.
Bu rakam her şeyi ortaya açık ve net olarak koymaktadır.
Bu kadarcık parayla, 4 kişilik bir ailenin geçinebilmesi mümkün mü?
Yada üstelik de kirada oturuyorsa onuda sizler düşünün artık.
Yani demek oluyor ki;
Bir üsttekiler var; ülkenin milli gelirdeki en büyük payını alırlar, bir de alttakiler var.
İşte onlar pastadan en üçücük payı alanlardır.
Durum böyle olunca; kanaat ve şükür fikrinin pek mantıklı olduğunu zannetmiyorum. Sadece aldatmaca ve insanları kandırmadan başka bir şey değil.
"Çalışanın hakkı alın teri kurumadan verilmelidir." diyen bir
bir dinin mensubuyuz.
Nasıl olacak şimdi?
Bu gün çalışanlar emeğinin karşılığını alıyorlar mı?
Vahşi kapitalizm budur işte. Hem de çok vahşi.
En adaletli zam; az alana çok, çok alana az zam vermektir.
Vergide de aynı olmalıdır. Az kazananlardan az, çok kazananlardan çok alınmalıdır.
Yani özetle, pastada ki pay adaletli bölüşülmelidir. Eğer vahşi kapitalizmin insafına bırakırsanız, tüm çalışanları ve emeklileri mağdur etmiş olursunuz.
Diğer önemli olan zam vermekten çok, zamları durdurmak ve enflasyonu aşağı çekmektir.
Hakça bölüşüm her türlü adaletsizliği çözecektir.
Babür Ali Yaşar
Eğitimci/Araştırmacı