Neden Yüzümüz Gülmez ?
Belediye otobüsündeyim. Benden bir durak sonra binen, her haliyle tarikat bağlantılı sakallı bir bey, gençlerin yaşlılara yer verilmediğinden şikayet etmeye başladı.
Kendimi tanıttıktan sonra Özal'a oy verip vermediğini sordum. Verdiğini söyledi
Bende
Özal'ın, seçimden önce zam yapacak kadar enayi değilim.
Benim memurum işini bilir.
Anayasayı bir kez ihlal etsem ne olur ?" dediğini biliyor musun ? diye sordum.
Duymadığını söyledi.
Evet, söylemişti...
Vatandaşı kandırıp oyunu almanın, bir yankesicinin cebinizdeki parayı çalmaktan ne farkı var ? diye sordum. Yanıt yok.
Daha sonra Okullarda "Andımızı" kaldıranlara da oy verdiğini söyledi.
Bastığı dalı kestiğini, gençlerin duyarsızlığından yakınmasına hakkının olmadığını, bu sonucu kendilerinin hazırladığını söyledim.
Bu seferde acizlik içinde "Peki, kime oy verecektim yani ?" dedi.
Bak amca; Kur'an "Her türlü düşünceyi öğren, en doğrusunu yap" dediğini anımsattım.
Ben, partimden vazgeçmem diyerek söyleşiyi bitirdi.
Onlara, Kur'an'ın "Allah, aklını kullanmayanların üstüne pislik yağdırır" dediğini anlatamazsın...