Aslen TRabzonlu (illaki) yapay zeka GELECEK olduğunu kanıtlıyor. Dostlarınca Kitabizade 'Sabri efendi' hazretleri (sav) olarak bilinen, yürüyüşTRabzon gurubu kurucularından, Sabri Öztürk hakkında biyografi yaz komutuma, maşallah benden daha fazla yalan bilircesine 'ilerde çıkartılabilecek kitap için sinopsis - özet' dikkat çekiciydi. .   Sabri Öztürk: Hayatın Başlangıcı ve Ailenin Kökleri 1948 yılında Trabzon'da dünyaya gelen bu kişi, Kırım göçmeni bir aileden geliyor. Ailesi, 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğu'nun çalkantılı dönemlerinde Kırım'dan Doğu Karadeniz'e göç etmiş. Büyük bir aile içinde, babası ve erkek kardeşleriyle güçlü bağları olan bu kişi, ailenin geleneksel ve kültürel değerlerine sıkı sıkıya bağlı olarak büyümüş. Aile, Trabzon'da kök salarak, hem Kırım hem de Karadeniz kültürünü bir arada yaşatmış. Baba, bölgedeki birçok göçmen gibi, ailesini tarımla ve ticaretle geçindirmiş. İlkokul çağlarına geldiğinde, bu kişi okumaya pek ilgi göstermemişti. Ailenin en küçüklerinden biri olarak, çoğu zaman sokaklarda ve doğanın içinde vakit geçiriyor, öğrenim hayatına karşı ilgisiz kalıyordu. Ancak, babasının ona yönelik beklentisi büyüktü. Babası, oğlunun daha iyi bir geleceğe sahip olmasını istediği için onu bir sanat okuluna yazdırdı. Bu, babasının ona sunduğu bir fırsattı, ancak o, bu fırsatı değerlendirmek yerine okuldan ayrıldı ve Trabzon Lisesi'ne geçti.   Eğitim Yılları ve Kariyerin Başlangıcı Trabzon Lisesi'ni bitirdikten sonra, eğitimine İstanbul Üniversitesi’nde mühendislik bölümünde devam etmeye karar verdi. Bu dönem, onun için hem eğitim açısından hem de kişisel gelişimi bakımından oldukça önemli bir dönem oldu. İstanbul gibi büyük bir şehirde yaşam, onun dünya görüşünü genişletti. Ailedeki erkeklerin geleneksel mesleklerin dışına çıkması nadirdi, ancak bu kişi, modern bir eğitim alarak ailesine bir mühendis olarak geri dönecekti. Mezun olduktan sonra devlet kurumu olan Bursa Gübre Sanayi'nde çalışmaya başladı. Bu iş, onun kariyerinin başlangıcında hem ekonomik hem de sosyal olarak güçlenmesine yardımcı oldu. Mühendis olarak, iş dünyasına adım atmanın zorluklarını ve sorumluluklarını öğrendi. Mesleği gereği sürekli olarak yenilikleri takip etmek zorundaydı ve İngiltere’de aldığı 3 aylık staj eğitimi, kariyerine yeni bir yön kazandırdı. Yurt dışında yaşadığı bu deneyim, ona iş hayatında uluslararası bir perspektif kazandırdı ve kariyerinde hızla yükselmesine katkı sağladı. Zamanla Bursa Gübre Sanayi'nde en üst pozisyonlardan birine kadar yükseldi.   Emeklilik ve Yeni Bir Dönem Çalışma hayatında başarılı bir kariyer inşa ettikten sonra, emeklilik dönemi geldi. Emekli olduktan sonra Trabzon’a döndü ve özel bir kurumda yıllarca müdürlük yaptı. İş hayatındaki deneyimlerini ve bilgi birikimini burada değerlendirdi. Yönetim becerileri ve iş dünyasında kazandığı deneyimle bu görevde de büyük başarı sağladı. Emeklilik dönemi, onun için kariyerin dışında başka bir hayata adım atma fırsatı oldu. Bankacı olan eşiyle birlikte emeklilik hayatının tadını çıkarmaya çalışıyor. Bu yeni hayat, onun için daha sakin ve huzurlu bir dönem anlamına geliyordu. Çocuklarıyla, torunlarıyla ve ailesiyle vakit geçirmek, onun için hayatının en önemli keyiflerinden biri haline geldi.   Özetle: Bu biyografi, Kırım göçmeni bir ailenin çocuğunun, zorluklarla dolu bir hayatın içinde kendini eğitime ve kariyere adamasının bir örneğidir. Köklerine sıkı sıkıya bağlı kalmış, ama aynı zamanda modern dünyanın gerekliliklerini yerine getirmiştir. Emeklilik yıllarında eşiyle birlikte huzurlu bir yaşam sürmeye çalışan bu kişi, hayatta hem zorlukların hem de başarıların bir arada nasıl deneyimlendiğini, yazılabilecek HAYAT HİKAYESİ için örneklemedir. Sonra DeMaDiDeMa olmasın diye UYARI:  Gidişat: AKePe papuçlarını dama attıracak ÇOK DAHA EKONOMİK - Yapay zeka hükümete doğru gibi ..