Anasayfa Kültür-Sanat

Uzuner ve Uhri’den “Kurda, kuşa, aşa” söyleşisi

Kültür-Sanat 887+ kez okundu.

Uzuner ve Uhri’den “Kurda, kuşa, aşa” söyleşisi

91. İzmir Enternasyonal Fuarı ile eş zamanlı düzenlenen Anadolu’nun bereketini dünyaya taşıyan “Terra Madre Anadolu İzmir” çevreci yazar, uzman ve akademisyenlerin söyleşilerine sahne oluyor. İzmir Sanat Bahçesi Söyleşileri’nde, “Kurda Kuşa Aşa” temalı söyleşide ünlü yazar Buket Uzuner ile Arkeolog ve Gıda Mühendisi Doç. Dr. Ahmet Uhri yer aldı. Uzuner ve Uhri; sanattan, tarımdan, edebiyattan, doğadan, sorunlardan ve çözümlerden bahsetti. Hepimiz tabiatın bir parçasıyız Ekoloji, çevre mücadelesi ve iklim değişikliği eksenindeki konuları ele aldığı kitaplarıyla da tanıdığımız ünlü yazar Buket Uzuner, çocukken ailesiyle İzmir Fuarı’na çok geldiklerini söyleyerek, “Annem arkeolog olduğu için müzeler çok kıymetli bir şeydi bizde. Geçmişin, tarihin, geçmişte bu topraklarda yaşamış insanlar ile bizim sonradan gelenlerin ayrımını hiç yapmadan büyüdük. Toprağa sahip çıkma anlamında, bu çok önemli. Zaten başka türlü de toprağa sahip çıkılamıyor. Toprak alınıp satılabilen bir şey değil. Bunun farkına vardığınızda dünyaya farklı bakıyorsunuz. Tabi bu da arkeoloji bilmekle ilgili. Değişimin artık tek yolu, tabiatın alınıp satılamayan bir şey olmadığını anlamak. Biz de tabiatın bir parçasıyız. Benim yapmaya çalıştığım şey bu, bunu insanlara ve kendime hatırlatmak. Çünkü ben de bir insanım ve bu dünyanın bir ürünüyüm” dedi. Bir edebiyatçı olarak tüm bunları hikâye içinde anlatmaya çalıştığını ifade eden Uzuner, “Çünkü insanlar olarak hikâyelerden öğreniyoruz. Arkeoloji ve mitoloji de öyledir, hep hikaye içinde öğretir insana. Bu yüzden edebiyat ve sanat çok önemli. Bizim yaptığımız da tam olarak bu. Tabiatla tabiatın bozulması ile ilgili hikâyeleri anlatmaya çalışıyoruz. Tabiatın bir parçası olduğumuzu özellikle gençlere hatırlatabiliyorsak ne mutlu. O yüzden buradayım. Bu iyi iş yaptıkları için, Tunç Soyer ve Neptün Soyer’e teşekkür ediyorum. Çocukluğumun İzmir Fuarını yaşattıkları için teşekkür ediyorum” diye konuştu. İzmir Türkiye’ye örnek olacak Dokuz Eylül Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Arkeolog ve Gıda Mühendisi Doç. Dr. Ahmet Uhri de “Başka bir tarımın mümkün olabileceği anlatmak için atılan bu adımlar çok önemli. Dünyada en önemli şey, iyi, temiz, adil, gıdaya ulaşabilmek. Terra Madre’nin İtalya dışında bir yerde ilk defa olması önemli. Bu hareketin dünyanın başka yerlerine yayılması gerekir ve bunu gerçekleştirdikleri için öncelikle Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Büyükşehir Belediyesi ekibine teşekkür ediyorum. Son derece önemli bir şey yapmışlar. Açılışta kortejde gördüm ki İzmirliler, tüm belediye sahip çıkmış, herkes oradaydı. Çünkü başka bir tarım gerçekten mümkün ve bütün Türkiye’ye örnek olacak bir şey İzmir’den çıkacak. İzmir bu anlamda öncü kent. Pek çok konuda öncü bir kentiz ve bu devam edecek” diye konuştu.

Pencereyi Kapat

91. İzmir Enternasyonal Fuarı ile eş zamanlı düzenlenen Anadolu’nun bereketini dünyaya taşıyan “Terra Madre Anadolu İzmir” çevreci yazar, uzman ve akademisyenlerin söyleşilerine sahne oluyor.

Hepimiz tabiatın bir parçasıyız

Ekoloji, çevre mücadelesi ve iklim değişikliği eksenindeki konuları ele aldığı kitaplarıyla da tanıdığımız ünlü yazar Buket Uzuner, çocukken ailesiyle İzmir Fuarı’na çok geldiklerini söyleyerek, “Annem arkeolog olduğu için müzeler çok kıymetli bir şeydi bizde. Geçmişin, tarihin, geçmişte bu topraklarda yaşamış insanlar ile bizim sonradan gelenlerin ayrımını hiç yapmadan büyüdük. Toprağa sahip çıkma anlamında, bu çok önemli. Zaten başka türlü de toprağa sahip çıkılamıyor. Toprak alınıp satılabilen bir şey değil. Bunun farkına vardığınızda dünyaya farklı bakıyorsunuz. Tabi bu da arkeoloji bilmekle ilgili. Değişimin artık tek yolu, tabiatın alınıp satılamayan bir şey olmadığını anlamak. Biz de tabiatın bir parçasıyız. Benim yapmaya çalıştığım şey bu, bunu insanlara ve kendime hatırlatmak. Çünkü ben de bir insanım ve bu dünyanın bir ürünüyüm” dedi.

Bir edebiyatçı olarak tüm bunları hikâye içinde anlatmaya çalıştığını ifade eden Uzuner, “Çünkü insanlar olarak hikâyelerden öğreniyoruz. Arkeoloji ve mitoloji de öyledir, hep hikaye içinde öğretir insana. Bu yüzden edebiyat ve sanat çok önemli. Bizim yaptığımız da tam olarak bu. Tabiatla tabiatın bozulması ile ilgili hikâyeleri anlatmaya çalışıyoruz. Tabiatın bir parçası olduğumuzu özellikle gençlere hatırlatabiliyorsak ne mutlu. O yüzden buradayım. Bu iyi iş yaptıkları için, Tunç Soyer ve Neptün Soyer’e teşekkür ediyorum. Çocukluğumun İzmir Fuarını yaşattıkları için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

İzmir Türkiye’ye örnek olacak

Dokuz Eylül Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Arkeolog ve Gıda Mühendisi Doç. Dr. Ahmet Uhri de “Başka bir tarımın mümkün olabileceği anlatmak için atılan bu adımlar çok önemli. Dünyada en önemli şey, iyi, temiz, adil, gıdaya ulaşabilmek. Terra Madre’nin İtalya dışında bir yerde ilk defa olması önemli. Bu hareketin dünyanın başka yerlerine yayılması gerekir ve bunu gerçekleştirdikleri için öncelikle Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Büyükşehir Belediyesi ekibine teşekkür ediyorum. Son derece önemli bir şey yapmışlar. Açılışta kortejde gördüm ki İzmirliler, tüm belediye sahip çıkmış, herkes oradaydı. Çünkü başka bir tarım gerçekten mümkün ve bütün Türkiye’ye örnek olacak bir şey İzmir’den çıkacak. İzmir bu anlamda öncü kent. Pek çok konuda öncü bir kentiz ve bu devam edecek” diye konuştu.

Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...